zorlu stresli aksiyona da yüz çevirmeyen günlerdi ve cumartesiydi en çok. hafta içi okul mokul ağız tadıyla dinlenmez-dinletilmezdi, malum pazar günü de; pazar banyosu, evdeki ütü seansı buharlarının yarattığı küçük çaplı görme kayıpları, ha başladı ha başlayacak olan bizimkiler telaşı (maşuğun sesi, halil pazarlamanın efsane cingılı da yeterdi zaten bi yerde müzikaliteye doymaya) vb. derken kaldı mı geriye usturuplu bir cumartesi...
yüzü gözü sivilceyle kaplı, arka cebinde daima peçeteyle gezen, ergenliğin yepisyeni başlarındaki mahallenin sap tayfasıyla ,çakma bi kasetçalar ve doldurma kasetler eşliğinde ferdi tayfur'dan rem'e uzanan bi kulvarın nadide öncülerinin müziklerini dinlemek, müzikalite coşturmak... kulağa cidden çok harika gelmiyor mu sence de? abi ben türkçe müzik dinleyemiyorum ya'cılar türerdi muhakkak böyle ortamlarda.mesela memet vardı mahalleden, zevzek daha üç gün önce yakarım romayı da yakarım diye şenşakraklanır iken, birden yabancımüzikmilliyetçisi oluverdi,bir numaralı kafatasçı hem de. türk muziğini hor görmeler, "abi sound çok kötü,baslar filan berbat valla dinleyemiyorum ya"lar, iyiden iyiye zehir enjekte ediyordu dimağlara.
neyse kasetçaların o müthiş fonksiyonu -çalmak- hadisesine dönelim yeniden. teknomanialar için işkence olabilecek bir kalitesizliktir belki de ve tüm şarkıcıların sesi biraz zeki müren'e benzer. şimdiyse istediğin şarkıya istediğin zaman ulaşabiliyorsun, ileri geri sarma kaset bozuldu, sardı derdi yok ve binlerce seçenek; durum bu. şikayetçi miyim? şımarıklık olur şikayet etmek. parası olmayan dahi istediği müziğe ulaşabiliyor. bu musikikarlar için de paradan daha mühimdir galiba.ama illaki 90'lar unutulmuyor, radyodan şarkı kaydetmeler,kaset çekmeler, 3-5 kişi bir olup yapılan şebeklikleri kaydetmeler , kalemle kaseti sarmalar, bi türlü açıldığı gibi kapanamayan zevzek kartonetlerle girişilen psikolojik savaş ve mahallecek yapılan ordinaryus kasetçalar seansları...güzeldi yine de...
birkaç ay önce boş kaset lazımdı bi iş için ,fazlaca hem de. real'di carrefour'du ,tekno'ydu,sa'ydı sordum bir çok yere yok çektiler , kaset devri mi kaldı abi dediler multi teknolojik aletlerin bulunduğu neo-reyonların önünde. hüzünlendim valla , ne yalan söyleyim. kasetten cd'ye geçmeden direk empeüç'e -o da zar zor- geçmiş iflah olmaz bir kaset tiryakisi olan benim, müzikal gelişimimde taşlar yerine tam oturmadı.yer yer kopukluklar var evet farkındayım... geçenlerde nostalji tadında bi daha dinleyim ve dinleteyim dedim arkadaşlara.namussuz kasetçalar tanju okan'ımı sardı.yedi bitirdi.ardından bi nev koydum hafif çekinerek, ufak sarma girişimlerinden sonra işlem başarılı oldu.lakin aynı tadı vermedi.ve kulaklar zor'dan sonra şimdi uzaklardasın'ı aramadı değil...hayır ,maalesef zeki müren de bizi duyamayacak. ayrıca o güzel bi şakaydı.ve çok uzadı.
