barbie bebek.
babam memurdu, hep orta halli bir çocuk oldum. ama bunun tek kötü yani babamın işi dolayısıyla bulunduğumuz semtti. çünkü bizim lojmanda oturduğumuz semt ünlülerin ikamet ettiği bir yer olarak geçer ıstanbulda. dolayısıyla gittiğim okulda ki çocuklar da hep zengin çocukları ile doluydu. bir de kapici çocukları vardı. bir de ben.
sınıfta bir kız vardı yeva idi ismi. onun gerçek barbie bebekleri vardı. bir kere onun doğum günü olmuştu. getirmişti bebeklerini. o gun o kadar çok heves etmiştim ki onlara. tam 5 tane gerçek barbiesi vardı. benim de bir tane et bebegim vardı. bir gün yeva bana eski bebeklerinden birini hediye olarak vereceğini söyledi. allahım içim içime sığmadı. gecelerce uyuyamadim. bir hafta bekledim. sorduğumda unutuyorum diyordu. 3 hafta bunun fikri ile kendimi avuttum. yaş 10.
en son bir cuma günü yine sordum istiklal marşı okumadan önce. söz dedi yeva. pazartesi gunu getirecegim. o haftasonu et bebegimle vedalaştım. artık barbiemin saçlarını tarayacaktim. elbise bile dikerdim. öyle heyecanliydim.
pazartesi gunu okula gittiğimde yevanin sırası boştu. meğer tasinmislar. öğretmen söyledi. yeva bize selam söylemiş. babasının işleri için yurt dışına gitmişler acilen.
eve gidip et bebeğime sarılıp ağladığımi hala hatırlarım. kız yeva senin de alacağın olsun....