insanın zamansızlığın içine uzamasını anlatır, şiirdir.
dünyanın en yalnız adamının kendine yabancılaşması, kurbağaların itmesi, avukatın pozisyonunu değiştirmesi hakkında yaptığı tanımlardır. sürekli başımın çevresinde bir yoğunlukla geziyorken durduğum duvar diplerinde aklıma gelir de sessiz sessiz söylerim birkaç dizesini. "ben, yani yusuf, yusuf mu dedim? hayır, yakup. bazen karıştırıyorum."
ve olay aslında hiçbir zaman çağrılmamak değildir.