yönetmenin askerlik hayatında yaşadığı gerçek olaylardan yola çıkılarak hazırlanmış ve askerlik hizmetini yerine getirmiş olanların rahatlıkla kendine rol bulabileceği bununla beraber filmdeki diğer karakterlerin de askerliği döneminde benzerleriyle de aynı askeri ortamda bulunmuş olduğunu hatırlayacağı filmdir. bilinen olacağınca aksiyon, aşırılık ve şişirmeceden uzak, askerliğin kendini ifade ettiği, işin aslında gelenlerin anlattığı gibi olmadığı (örn, vurdum kapıya tekmeyi komutanın odasına girdim, en zoru da helikopterden helikoptere atlarken şarjör değiştirmek gibi şehir efsanesi anlatılar vb.) tamamen farklı bir yaşamın içinde kendine geçici süre yer bulma mücadelesinin işlendiği yapım olmuştur.
sadece şunu için bile izlenilebilecek filmdir; askerde iken yapmak isteyipte şartlar gereği gerçekleştirilemeyen, sivil hayatta yapılmak üzere ertelenmek zorunda kalınan fakat terhis sonrası dünya hayatı gereği yine gerçekleştirilemeyen istekleri hatırlamak için bile seyredilebilir.