Hepimiz aslında biliyoruz ki filmlerde seyrettiklerimiz gerçek değildir. orası fantastik bir oyun alanıdır ve bizler patlamış mısır elimizde filmleri izlerken başka türlü asla şahit olamayacağımız nedenini asla anlayamayacağımız bir sürü şeyi yapımcılar sayesinde öğrenmiş oluyoruz...
mesela:
- bir helikoptere bineceğimiz zaman başımızı mutlaka eğerek yürümeliyiz. çünkü pervaneler o kadar alçak ki kafamıza çarpıp koparabilir.(allah korusun)
- anahtarı olmayan bir arabayı çalıştırmak sanıldığı gibi zor değil aslında. direksiyonun altındaki panelden iki kablo söküp birbirine bağlayınca çalışıyor.(herkes yapabilir işin uzmanı olmaya gerek yok)
- acil durumlarda arabalar asla çalışmaz. ne kadar gazı köklesenizde yetmez ayrıca "hadi bebeğim yapma bunu bana çalış" deyip direksiyona bir iki yumruk patlatmanız gerekir o zaman arabanın sorunu giderilmiş olur.
- 80 katlı bir gökdelenin çatısına çıkmak için aceleniz varsa baktınız asansör gelmiyor yürüyüverin canım ne olucak...çünkü 80 katı yürüyerek çıkmak asansörü beklemekten daha kısa sürüyor.
- filmdeki kötü karakteri öldürücekseniz mutlaka alnının tam ortasından vurmanız gerekiyor. üzerine kalaşnikofla kurşun da yağdırsanız farketmez illa alnının tam ortası olucak çünkü filmin sonunda dirilme ihtimali var.
- bilardo sopalarının kaliteli olmadığını öğreniyoruz. o kapkalın ağır sopalar birinin sırtına vurur vurmaz kırılıyorlar.
- doğum yaptırmak çok basit bir iştir herkes yaptırabilir. yeter ki sıcak su ve temiz bir havlu olsun..
- ve en önemlisi iyiler her zaman kazanır bu içinde bulunduğumuz dünyanın kanunu olsa gerek!!!
