yine kurtuluş savaşımızı başlatmak için anadolu'ya geçebilmek adına müfettişlik görevine talip olmuş ve bu vesile ile samsun'a çıkmıştır.
tarihimizin dönüm noktası olan büyük taarruzumuz da başlı başına bir kandırmacadır.
evet.
büyük taarruz öncesi bütün taarruz planları hazırdır.
fevzi paşa, ismet paşa, sakallı nurettin paşa, fahrettin altay paşa ve diğer komutanlarımız artık 26 ağustos sabahını ve başkomutanı beklemektedir.
lakin yunan ordularına ve istanbul'daki işgal kuvvetlerine de yakın zamanda bir taarruz'a girişileceği izlenimi yaratılmamalıdır.
zira yapılacak bu taarruz türk milleti'nin varını yoğunu ortaya koyacağı bir taarruz olacaktır.
yani elimizde tek atımlık barutumuz vardır ve bunu da ziyan etme, başarısız olma lüksümüz asla yoktur.
işte bu yüzden atatürk taarruz'un zamanını ve ayrıntılarını yukarıda bahsettiğim komutanlar dışında kimse ile paylaşmamıştır.
önce taarruz planını kolordu ve tümen komutanlarına tebliğ etmek gerekmekteydi.
ulu önder bunun için bir plan yapmıştı.
her tümen bir futbol takımı oluşturacak, bu futbol takımları 28 temmuz 1922'de akşehir'de düzenlenecek turnuvada maç yapacaklardı, böylece tümen komutanları da maç izleme bahanesi ile toplanacaklardı.
akşehir'deki top sahasında turnuva devam ederken atatürk, kahraman komutanlarımıza taarruz planını anlatıyordu.
ne yunan, ne ingiliz şüphelenmemişti.
atatürk düşmanı kandırmıştı.
akabinde 17 ağustos 1922'de bütün gazeteler, "21 ağustos tarihinde gazi hazretleri çankaya köşkünde bir çay partisi verecek" haberiyle çıktı.
ankara bu "çay partisi"ne hazırlık yapıyordu.
oysa 18 ağustos gecesi mustafa kemal gizlice ankara'dan çıkmış ve batı cephesi karargahı akşehir'e hareket etmiş, taarruzun son hazırlıklarını bizzat gözden geçirmişti.
bu "çay partisi" de bir aldatmacaydı.
bunu da ankara'da sadece sscb elçisi ile azerbaycan elçisi biliyordu.
ankara'nın "çay partisi" haberlerini konuştuğu günlerde mustafa kemal, türk milleti'ni kutlu zafere ulaştıracak zafer yolu projesini başlatıyor, akşehir üzerinden şuhut'a, oradan da kocatepe'ye silah, mühimmat ve ordu naklini başlatıyordu.
---------------------------------------------------------
not: bu "zafer yolu" başlı başına bir destandır.
her türk gencinin zafer yolu'nun ne olduğunu, zafer yolu'nda neler yaşandığını bilmesi, idrak etmesi gerekmektedir.
(bkz: 26 ağustos zafer yolu/#37598203)
--------------------------------------------------------
atatürk yine kandırmıştı.
bu kez hem de 2 kere.
zira ilk olarak "çay partisi" ile kandırıyor.
sonra da zafer yolu yürüyüşü ile koskoca bir orduyu, afyon yakınlarına kadar sokuyor, ama düşmanın bundan haberi olmuyordu.
ta ki 26 ağustos 1922 sabahı türk topçusu afyon'daki yunan mevzilerini dövene kadar.
işte bu 3 taktiksel kandırmaca bize zafer kazandırmış, yurdumuzu işgalden kurtarmamızı sağlamıştı.
şüphesiz ki atatürk kandırılmaz. kandırır. ama dediğimiz gibi taktik icabı kandırır...