"acele işe şeytan karışır" atasözü sebebi ile acele etmediğimiz gelme eylemidir. biliyorsunuz bizim devletimiz örf ve ananeler üzerinden yönetilen bir sisteme sahip. öyle devlet ciddiyet imiş dış politika imiş uluslar arası ilişkiler imiş siyaset adabı imiş üslup adabı imiş bunların hiçbir önemi yok. terör saldırısına uğrarsak lanet ederek ve kınayarak bertaraf ediyoruz. dış politikayı da atasözleri ve özlü sözler üzerinden yürütüyoruz. arada pek çok kez aldatılıyoruz/aldanıyoruz ama elhamdülillah duble yollarımız, 3.köprü ve 3.hava alanımız üstüne avrasya tünelimiz var.
sabah sabah niye kafa açıyor bu gebeş demeyin oturun konuşun 3-5 tanesi ile şu yukarıda yazılı olanları duymazsanız gelin gibson kardeşiniz burada tükürün suratına * doksanlarda ekonomik krizler vardı kabul enflasyon vardı gerçi bugünde var sadece dillendirilmiyor siyasiler enteresan söylemler yapardı falan ancak hiçbir zaman türkiye cumhuriyeti devleti bugünkü gibi durumlara düşmemişti. ırak gibi ne idüğü belirsiz bir devlet bile ciddiye almıyor artık bizi çünkü söylenen şeyler kahvehane ağzı ile söylenen şeyler dış ülkelerin hiçbirisi ciddiye almıyor bizi. cumhurbaşkanı akıllı olun dağıtırız diyor başbakan ne savaşı kardeşim yok öyle şeyler diyor bilmem ne bakanı çıkıp hazırlanıyoruz operasyon yapabiliriz diyor bir diğer bakan saçmalamayın öyle şey olur mu diyor.
kimin sözüne itimat edeceğiz lan biz ? daha kendi vatandaşı siyasilerinin sözlerine inanamazken dışarıdaki adamlar neyine inansın ciddiye alsın. bugün kavga ettiğimiz adam 1 ay önce ankarada ağırlandı devlet protokolü ile. esad esed olmadan 1 ay önce ailecek tatil yapıldı. pkk terör örgütü ilan edilsin diye tüm dünyaya haykırıyoruz ama 2 sene önce pkk ile osloya gittik beraber. feto iade edilsin diye abd ye kızıyorlar 4 sene önce hoca efendi diyorlardı..
