türk sinemasının 60'lı yıllarındaki zengin fabrikatörlerin çocuklarını tanıştırmak için verdiği kokteyllerde sıkça yaşanılan bir durumdur.
briyantinli ve yana itina ile taranmış saçları, ince bıyığı, yakasında mendili ile kısık bakışlarını müstakbel eşinin üzerinden ayırmayan jön -ki çoğunlukla önder somerdir.- spreyle kaskatı olmuş saçlarını yüksek bir topuz yaparak giydiği tek parça elbise ile göz kamaştıran evin kızını ise çoğunlukla filiz akın oynar.
fakat jön kızmızın gönlünde yatan aslan değildir, o daha mütevazi ,sevimli ve dobra konuşan evin şoförüne aşıktır, ama heyhat kader ayırmaktadır bu gülüşlerle.
jön ve onun yakın çevresine bu izdivacı anlatarak devamlı kahkaha atarlar, hatta sevgilisi terslediğinde bile naz olarak algılayıp kahkaha atar. iki fabrikatör dünürler ise sevetlerini birleştirmenin verdiği keyfile ellerindeki hep aynı seviyede duran içki kadehlerini tokuşturup gülerler, o sırada bu kahkahalar bütün gece şoför gencimizin kulaklarında çınlar.
kokteyllerde elde kadehle hahaha diye gülmek neş'e den çok hırsın ve arsitokrasinin simgesi olarak görülmektedir.