uzun yıllar boyunca kenan evren'in tamamen sikinin keyfi, iktidarı ele geçirmek ve kendine bir saray yaptırıp ortadoğu sultanı gibi yaşamak arzusu için darbe yaptığı pompalandı.
ülkenin en dürüst bilinen siyasetçileri bile utanmadan hep yalan söylediler.
günahlarını örtmek ve geçmişi unutturmak isteyen herkes bunu söyledi.
kestirmeden hızlı girelim:
12 eylül, ikinci dünya savaşının bitimiyle birlikte başlayan ve 1991'de son bulan bloklar arası çatışma ve soğuk savaş döneminin türkiye açısından sonucudur.
sovyetler hayatta olmadığı için gerçekleri saklamak ve yok etmek artık çok daha kolay.
kore savaşı, vietnam savaşı, küba krizi çok eskide kaldı.
sovyetlerin; bulgaristan, romanya, çekoslavakya, yugoslavya, macaristan ve doğu almanya gibi avrupa ülkelerini kabadayılıkla nasıl ele geçirdiğini, mısır'ı, suriye'yi, filistin kurtuluş örgütünü, küba'yı nasıl kontrol ettiğini ve güney amerikadan afrikaya dünyanın her yerinde komunist rejim ihracı için muazzam bir çaba içine girdiğini ne hatırlayan ne de okuyan var.
dünya böylesine şiddetli bir blok çatışmasının içindeyken türkiye mars'ta yerleşik bir ülke olmadığı için biz de bu çatışmadan nasibimizi aldık.
devrimci ve ülkücü örgütlenmeler halkı sokak çatışmalarına soktu.
devrimci polis- ülkücü polis, devrimci hakim- ülkücü hakim gibi devlet teşkilatının tamamında oluşan şiddetli kutuplaşmalar, ecevit, demirel ve başka siyasetçilerin saçma sapan ve kışkırtıcı söylemleri devlet teşkilatını paramparça etti.
devlet yarıldı.
amerika'nın, nato'nun ve gladyo'nun bu dönemdeki etkisi tamamen olayları ve çatışmaları kışkırtmak, toplumsal karmaşa, kaos ve çöküntüyü arttırmak, provokasyon yapmak ve hatta fiilen insan öldürmek şeklinde olmuştur.
komunist/devrimci örgütlenmelerin yarısı sovyetlerle bir şekilde temas halindeyken, diğer yarısı ise amerikanın gizli desteği ve kontrolü altında hareket ettirilmiştir.
çünkü kapitalist blok'un lideri olan abd, türk halkının komunizme sıcak bakmadığını, silahlı kuvvetlerin büyük oranda kendisine bağlı olduğunu biliyordu, ve türkiye'yi sovyetlere terk etmeyi de asla düşünmüyordu.
neticede, zaman içinde çatışmalar, cinayetler, toplumsal kargaşa, ekonomik çöküntü, sefalet ve devlet teşkikatlarının rezaleti zıvanadan çıkınca hala büyük oranda abd'ye bağlı ve sadık olan tsk yumruğu koyup her şeyi resetledi.
sonrasında, sol-sosyalist-komunist-devrimci ideoloji ve taraftarları haşat, ülkücü-milliyetçi ideoloji ve taraftarları ise permeperişan oldu. ülkeyi anti-sovyet yörüngede tutması için dinci-islamcı ideolojiye gaz verildi.
yani, kenan paşa sikinin keyfine yapmadı.
olay küresel çaptaki, derin ve uzunca bir döneme yayılan, dehşetli kapitalist-komunist blok çatışmasının türkiye açısından sonucudur.