lisenin son dönemlerinde 2003-2004 yıllarında kulağıma küpe de taktım (ki o zamanlar cidden cesaret işiydi öyle haybeden klavye delikanlılığı yaparak göt kesebileceğiniz tarzdan bir olay değildi), daha sonra üniversitede piercing de taktım, yıllardır davul çalıyorum konserlerde sakalımı da kızıla boyadım, saçımı da uzattım. ben bunları adana gibi bir şehirde yaptım.
o dönemlerde kalkıp kimse bir şey diyemedi, şimdi hacı hoca hükümetlerin gazına gelip küpe takanlara ahkam mı kesiyorsunuz çük kadar boyunuzla? delikanlı olduğunuzu mu sanıyorsunuz boyunuzdan büyük laflar edince. bir gün birisi gelir, ters laf edersiniz, dokunursa götünüzden kan alır; o yüzden yapmayın.
velhasıl kelam, vakti zamanında yavuz sultan selim de kulağı küpeli köleleri görüp "ben de allah'ın kölesiyim." diyerek kulağına küpe takmış.
küpe takmayıp ergen ergen sakal uzattığınız zaman delikanlılığınız tavan yapmıyor; birisi gelip "kılda keramet olsa götünde çıkmazdı." der; mal gibi kalırsınız.
lafı uzatmayacağım; insanları sevin, insanlara saygı gösterin kardeşlerim. siz daha gençsiniz. mevcut devletler, hükümetler, politikalar sizlere nefret tohumları yüklüyor. fevri olmanızı, güce tapmanızı ve sizin gibi olmayan herkesten nefret etmenizi sağlıyorlar. bunu bir abiniz olarak söylüyorum. biz de bu yollardan geçtik. şu an o yüzden senaryoyu kolaylıkla görebiliyoruz.
kanmayın bu tür şeylere. kimseden nefret etmeden de yaşayabilirsiniz. bir şeyi seviyor veya sevmiyor olmanızdan dolayı sizinle aynı düşünmeyen veya aynı olmayan şeylere nefret duymayın.
sizler (bu ülkenin demeyeceğim) bu dünyanın umutlarısınız. bunu bilin, kendinize inanın.
