sözlük yazarlarının itirafları

entry163092 galeri video563 ses32
    150055.
  1. Daha once hicbir yakinimi kaybetmemistim. Uzaktan akrabalar falan vefat ettiginde de cenazelerine gitmemistim ne yalan soyliyim. Oyle aci dolu ortamlardan kactim hep.
    Iki gun once kedim öldü sozluk. 3 bucuk yildir benimleydi. O kadar, o kadar, o kadar cok seviyordum ki. Ben cok sefkatli, sevecen bir insan degilimdir. Ice donuk degilim sessiz degilim soguk degilim ama, hemencecik birileriyle kaynasabilen, ama hemen sikilan, ve insanlara verdigi degerin belli bir ust seviyeyi gecmemesine dikkat eden biriyim. Gecmiste yasadigim travmalarin da payi vardir, ama buyuk olcude kisiligim boyle. Once ben gelirim benim icin.
    Ya da boyle saniyordum...
    Kalbimi isitti sozluk... 2 bucuk kiloluk bi hayvan, ailemin, arkadaslarimin, sevgililerimin isitamadigi kadar kalbimi isitti. Yumusatti. Bes katina cikardi, hep diyorum. Kendim sinava gircem mesela pazar gunu, tus bir de hani onemli bir sinav, persembe gecesi ben onunla veterinerdeydim. Şoka girmisti, sivi resusitasyonu falan, basinda duruyordum. Ve tus umrumda bile degildi. Sadece o iyi olsun istedim. Pek fazla dua etmem prensip olarak, ama onun icin dua da ettim pazarlik da ettim, resmen yalvardim da. Sadece iyilessin istedim...
    Bir yandan kiziyorum, hani fiv pozitif oldugunu onceden bilsek daha cok vaktimiz olurdu en azindan, kendimizi hazirlardik diyorum. Simdi boyle damdan duser gibi "sensiz napariz biz, ailemizin kucuk kizi" dedikten on gun sonra öldü. Ama bir yandan da diyorum belki de boylesi daha iyiydi. Aci cekmedi en azindan.
    Gecirmedigi enfeksiyon kalmadi kuzumun. Vermedigimiz ilac kalmadi. Damar yolu acip dekstroz falan takiyorduk evde artik, yemiyordu hicbir sey. Ama en kotusu sonuncusu oldu. Ensefalit oldu ve beyincik tutulumu vardi. Yuruyemez olmustu, kafasini hareket ettiremez, mamayi kokliycam derken yanlislikla burnunu sokar olmustu. Onu oyle gormek o kadar kotuydu ki. Bi de temiz hayvan kedi, ortaliga isemiyor, bagiriyor, aliyorum kumuna goturuyorum yaptiriyorum cisini geri getiriyorum. Saglikliyken gunese oturur saatlerce mirlaya mirlaya yalanir temizlenirdi. Yalanacak hali bile yok ustu basi surup olmus. Bir bucuk saat falan ugrasmistim, suruplari temizledim, tirnaklarini duzelttim, tuylerini taradim piril piril yaptim. Iyi ki yapmisim sozluk. O gece öldü.
    Ama biliyo musun o gece olecegini anlamistik zaten. Ben iyi geceler diye sarildim, hungur hungur agliyordum. Dedim ona, hep guclu ol dedik ama yorulduysan birak git be kuzum. Bu yasadigin hayat degil. Ha ben sana bakarim basimin ustunde yerin var ama, yorulduysan, dinlenmek istiyosan, sirf biz seni cok seviyoruz ve seni kaybetmek istemiyoruz diye eziyet cekmek zorunda degilsin, demistim. Kedileri bilen bilir, gozlerini uzunca kirparlar bazen, ona kedi opucugu denir. Bana gunlerdir ilk kez onlari soyledikten sonra kedi opugucu atmisti. Ve biliyordum.
    Sabah uyandigimda babam yatagimin basindaydi. Ben hicbir sey sormadim, oyle bir korkuyla bakmisim ki, anladi zaten. "Acilarindan kurtuldu" dedi.
    Sonrasi cok tuhafti sozluk. Gittim, oyle hareketsiz yatiyor. Benim minik bebegim. Hala sicakti, tuyleri tertemizdi, ellerim titreyerek son kez oksadim ve vedalastim.
    Babam arka bahcenin kosesini kazmis. Evde bir tane ortu buldum, kirmizi bisey. Birisi cicek getirmis de o cicegin sarildigi ortuymus. Baska bisey bulamadim. Onu silkeledim filan, kedimizi ona sardik. Bahceye goturduk. O kadar tuhafti ki sozluk. Hala ölüm kavramini tam anlayamamis bir cocuk gibi, kafasi rahat etsin diye orayi biraz toprakla yukseltmeye calisiyordum. Bu kedi benim koynumda yatardi ya. Her gece ayni sekilde, sirtini gogsume verir, basini koluma koyar oyle yatardi. Her sabah beni o uyandirirdi. Onu oyle topraga gommek o kadar mahvetti ki beni. Yastiklar koymak istedim o cukura. Odul mamalari koymak istedim. Hani uyanivercekmis gibi...
    Eger gordugunuz tum kediler sokak kedisiyse, belki size gore tum kediler birbirine benziyordur. Kimi gel diyince gelir, kimi kacar, temelde cok da birbirinden farki yoktur, karnini doyurma derdinde sokak hayvanlari iste. Bu yuzden benim yasadigim aciyi da anlayamayabilirsiniz. "Baska kedi alsana sokakta bir suru var" diyebilirsiniz. Demeyin. Siz oyle deyince benim acim azalmiyor, sadece size saygim azaliyor, hatta kiminizden dupeduz nefret ediyorum.
    En azindan aci cekmiyor sozluk. Tasmasini sakladik. Tasmasi singirdadikca sanki o kosup geliyormus gibi bekliyorum. Her odada yattigi yere goz ucuyla bakiyorum istemsizce, orda mi diye. Ama odamin balkonundan mezarini goruyorum simdi, uzerine pis, lekeli bi mermer koymus babam, kopek filan gidip de kazmasin diye.
    Ben o pis mermeri cekcem ordan. Guzel, bembeyaz bir mermer yaptircam. Adini da yazdircam. Etrafina da beyaz zambaklar dikcem, bahceye cikip dolanirken hepsini tek tek koklardi cunku, severdi sanirim.
    Yillar sonra sanki o hic olmamis gibi mi olcak sozluk? Acimin gececegini biliyorum. Gecmesini de istiyorum. Ama yillar sonra bile olsa onu unutmak istemiyorum. Baskalarina gore tuyleri dokulmus,zayifliktan hastaliktan kupkuru kalmis sakin bi siyam kedisiydi belki o. Bana gore bana bu tur bir sevgiyi ogretendi, kalbimi yumusatan, beni bu bakima buyutendi, ailemin bir parcasiydi, her farkli miyavinin anlamini anladigim iyi huylu, iyi kalpli, akilli minik kedimdi. Onu unutmak istemiyorum.
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük