ahahahhah evet bu bendim. tanınmak umrumda mıydı değildi, derslerimi verdim mi verdim, okulumu uzatmayıp(uzatanlara değil lafım, benim için aileme daha fazla yük olmamaktı önemli olan zira üstümdeki emekleri çok büyüktü, ekstra masraf çıkarmak nankörlük olurdu benim için) bir de erken mezun oldum mu oldum. tanınıp tanınmamak da neymiş ben işimi yapar, giderim. üniversite hayatım boyunca az ve öz arkadaşlarım ve sevgili kütüphanem yetti de arttı bile bana.
ayrıca not vermemekten bahsetmişler... sen de öyle gece sabahlara kadar uyuma(bundan kastım kakara kikiri yaparak değil köpek gibi ders çalışma yüzünden uyumamak)(tabii bunda bölümün zorluğu da büyük bir etkendi), sabah bitkin halde okula gel akşam et, eve bitkin gel, ailene vakit ayırama, ailenin emeklerini, çabalarını göz önünde bulundurup onları utandırmama düşüncesiyle çılın çırpın bakayım her önüne gelene not veriyor musun... ben arkadaşlarım haricinde her derse gelmese bile çabaladığına inandığım insanlara da notlarımı veriyordum ama bariz bir şekilde enayi yerine koymaya çalışan, alemden aleme akıp gününü gün eden emek hırsızlarına günahımı bile vermedim, vermem de. evet bu tip insanlardan bence de uzak durun zira önde oturmalarının salak yerine koyabileceğiniz anlamına gelmediğini çok iyi biliyorlar.