çakışmaları yanında hiçte önemli olmayan durum. bunlar çakıştıkça sanki bana çakıyorlar gibi oluyor, afakanlar basıyor, geceleri uykularım kaçıyor. şu ölümlü dünyada başka hiçbir derdim yok arkadaş. eren derdiyok bile benden sıkıntılıdır şu günlerde. izmir körfezi ayaklarımın altında, her gece denize karşı kadeh tokuşturuyorum, düzenli bir cinsel hayatım var, ekmek elden su gölden, herkesin gıptayla baktığı zevk-i sefa durumlarındayım. keyif pezevengi gibi dolaşıyorum anlayacağın. borsa düşmüş, dolar yükselmiş, akp kapatılmamış zerre şeyimde değil. siyasetle ilgilenen, memleket meselelerine hakim triplerine girincede bir sikim değiştiği yok zaten. boşuna yormuyorum kafamı.
ama gel gör ki hep birşeyler eksik, içimde çözemediğim bir sıkıntı var. taki bugüne kadar. kendimle yüzleştim, sıkıntımın ne olduğunu buldum. sorunum yaprak dökümüyle avrupa yakasının çakışması. 765 dizi arasında 2 tanesini ağzımdan sular aka aka izliyorum, anemmm neolii bağa ya ağzım sulanii, adamlar koskoca haftada, koskoca 168 saatin yüzde 3.36 lık dilimine bu ikisini monte etmişler. canım abiciğim, başka saat mi yok kodumun haftasında sen bunları çakıştırıyorsun, sorunsuz hayatıma sorun katıyorsun?
bugün aldığım haberle kanayan yarama tuz basıldı sanki. flaş flaş flaş, şener şen avrupa yakasında. heh şimdi ne yapıcan bakalım apollon efendi? bok atıyordun, belkide kendini kandırıyordun, ''avrupa yakası eski tadında değil, burhan olmasa hiç tadı yok, yaprak çılgın attırıyor adama bık bık'' diye diye. bir tarafta gözyaşlarımın kurumamasını sağlayarak bana fizyolojik destek veren bennu yıldırımlar ve tayfası, bir tarafta şener şen baba ve altıntop kardeşler.
