gitmek

entry481 galeri video3
    399.
  1. ''çok su verilince çürür ya çiçekler; çok ağlarım, çürür gözlerim, gidersen eğer.''

    gitmek: şu an nefes alan ne kadar canlı varsa istisnasız hepsinin yapmak istediği şey. kimi çok uzaklara gitmek ister, kimi uzakların bile sonuna... kimi ise bir nefes mesafesindeki ölüme dokunmak ister.

    çiçekler de gitmek ister, karşıdan boynunu eğmiş ona bakan bir diğer çiçeğin yapraklarını öpmek...

    kimileri içinse gitmek; işten çıkıp eve dönmekten ibarettir sadece. eve gitmek, işe gitmek. kimilerine göre de bir kozdur, gitmekle tehdit eder diğer insanları ve belki de kendisini o insan. sonuç olarak gitmek; her insanın yapmak istediği ve eninde sonunda yapacağıdır.

    kolay iş değildir çekip gitmek. oblomov'a göre sadece bir evden diğer eve taşınmak bile ölüm demektir. az çekilecek çile değildir o taşınmak. zaten çoğunlukla da istemeye istemeye gider insanlar, gitmeye zorlanır.

    ''dans et sessizlikle, ses duyamazsın, iz bulamazsın.''

    gerçekten de öyle. ah babam burada olsaydın da yapıştırsaydın bir tane yüzüme 'lan hıyar sen beni kadına mı benzetiyorsun' diye. yok be babam şarkının adı kadının gidişi ama gidenden çok geride kalan ve onun çaresizliği anlatılıyor. gerçekten de öyle. tüm bu gürültü patırtıya rağmen içimde sessiz kalan bir yer var ki orasını tamamen sana ayırdım.

    ''Öyleyse sen unut beni, yeter ki benden isteme!''

    gidenlere söylenebilecek tek söz budur.

    yaşamaya devam ediyoruz, tüm gidenlere rağmen, geride kalmış olmanın dayanılmaz kahrediciliğine rağmen. çünkü:

    ''içimde koskocaman bir yer, Sana da başkalarına da yeter.''

    içimizdeki bu yere, izin verdiğimiz takdirde yeni birileri girmeye devam ediyor. peki neden izin veriyoruz buna?

    biz insanoğlu, eşref-i mahlukat unvanını aslında o kadar da hak etmiyoruz da ondan. yusuf'una sadık bir baba gibi olmanın yanından bile geçemiyoruz da o yüzden. o ki üzerinden onca zaman geçse de oğlunun gittiğine asla inanmamıştı ve kavuşmaların en güzelini yaşamayı hak etmişti.

    kalbinizin bir yerlerine, gidenleriniz için daimi ve vip bir köşe ayırmayı ihmal etmeyin.

    ''dışarıda deli dalgalar, gelir duvarları yalar.''

    evet bizi bu dertler oyalar ve kavuşacağımız güne kadar aldırmadan yaşarız. aldırma gönül, aldırma sözlerini tekrar ederek. benim de bugün dertlerim şaha kalktı, allah'a sitemimi yolladım ve uludağ'a yazımı bıraktım. başlıkta belirtildiği gibi de gidiyorum. yarın yine bu saatlerde görüşmek üzere.
    5 ...