türkiyede ceza hukuku dendiğinde gerçekten ilk birkaç isimden biri olan, sırf prof ünvanını hayli genç yaşında hakkıyla elde etmesinden ötürü bile saygıyı hakeden insandır.
makine gibi konuşan, bilgili, gerçekçi.
kendi alanıyla doğrudan ilgisi olmayan bir konuda konuşsa da, yılların verdiği emek, çaba, birikim, zihnine doldurdukları vs. ister istemez konuşmasına yansıyor. çoğu zaman 1 yıl hukuk okumuş ortalama bir öğrenci bile tam olarak anlayamaz tv de anlattığını.
günümüzde maalesef ki az sayıda meslektaşında görebildiğimiz objektiflik ilkesine bağlı kalmaya çalıştığını görüyorum. ve bu da ister istemez haklının ya da haklılık payı daha fazla olanın tarafına yaklaştığını hissettiriyor.
zira kendisini hiç bilmesem, ilk kez görmüş olsam direkt akpli derim çünkü bir akpli fenotipine sahip. * fakat görünüş yanıltıcı olabiliyor bazen.
