Geçen sene uykum bir tuhaftı. Sabahtan öyleye kadar okulum vardı. Öğlen yurda gelir duş alıp yatağa girerdim ve akşama kadar uyurdum. akşam kalkarım ya dışarıda gezer yada tv izlerdim. gece bir gibi yemek yiyip sabaha kadar oturur film izler ve arkadaşlarla takılırdım. Sabah ezanlarından sonra biraz uyur sonra sekizde kalkıp okula giderdim. Aynı döngü manyak gibi bir düzen halini almıştı. Bunu değiştirmeye denerdim ama nafile. bir kez istisna başım ağrırken uykuya dalmışım. tabi Bu dönemimi tetikleyen şeyler de olmadı değil. Çok değer verdiğim biri nedensizce beni terk etti. Buna anlam vermeye çok uğraştım. Geceleri yastığa başıma koyduğunda sadece onunla meşgul olurdum. Zihnimde onunla tartışır ve ondan nefret edecek bahaneler üretirdim. Yapabildim mi? hayır. Gel zaman git zaman durumu kabullendim ama uykularımın düzene girmesi tamamen o yurt hayatından kurtulmakla başladı. Büyükler boşuna dememiş tebdili mekanda ferahlık vardır diye.