gerek albüm kapağında gerek şehrimin tadı klibindeki çaktığı selamlar ile beni yakalamayı başaran ve şarkılarda ince göndermeleri bulunan vay dedirtten bir albüm olmuş. tarzım dışında olmasına rağmen daft punk - random access memory albümünden beri böyle güzel bir iş/albüm dinlememiştim.
izmirde yaşayan bir çinçin'li olarak ankara underground temaları barındırması, protest tavrı ve koal de yaşanan bekleme sorunlarını işlenmesi beni benden almıştır.(geldim, geldim) bir iki dinlemede çok eleştirel yaklaşsamda sevdiğim albümler arasına şşşşlllllakkss diye girmiştir..
ilk başlarda bende auto-tune çok takılmıştım ama çok güzel ve yerinde kullanılmış "azı karar" derler ya o hesap sonra vokal yerine altyapıyı dinlemeye başladım özellikle: geceler , şehrimin tadı , nefret , bazen ve benim derdim. zaten son yazdığım şarkı reggae, rock ezgileri barındırmakta sanırım sanatçının enstruman çalmasının rap müziğinde müzikaliteyi nası yükselttiğini bir örneğini görmekteyiz, tabi alt yapılarda (bkz: Bugy)'de unutmamak ve hakkını vermek gerek.
harika bir albüm iş olmuş spotify'da istatistikleri ortada, geceler 700K idi ben bıraktığımda ve tüm albüm içeriğinin dinlenme sayısı epey yüksek.(gecelerden çok güzel cover olur)
kendisini yeni tanımamla beraber sahnede arkada 3 tane sakallı adamın kafa sallarken Ezhel'in önde zıplaya zıplaya rap söylemesini çok garipsedim ne kadar boş ne kadar yavan bir sahne, halbuki ben olsam bedük gibi sahne yapardım kaliteyi direk yukarıya çekerdim.