Cok gec kalinmis bir hamle aslinda. bu konuya detayli seyler yazmak lazim ama kisacasi sebebi yayinci kurulus degisikligidir. Daha dogrusu o sermaye gucunun birkac sene oncesine dayanan turk futboluna yatirim kararidir.
Bundan once yayinci kurulus, en az fener galatasaray kadar buyuk bir guctu, yaptirim gucu vardi. Simdi bu kurulus uluslararasi gucuyle de turk futbolundaki en buyuk unsur haline geldi. Yerli ve yabaci baglantilari da oldukca saglam. O yuzden artik iyi kadro kurup arayi acan takimi pacalarindan tutup indirmek, rekabette seviyeyi dusurmek kolay degil. Gotunu sikip o arayi acan takimi yakalamak ve batmamak zorundasin. Bizim dursunu da yolundan donduren, bok attigi aysalla yaristiran sey de bu aslinda.
Yeni yayinci kurulus turklerin ne kadar tutkulu oldugunu goruyor. Buyuk takimlarin sadece yurticindeki taraftar sayilari avrupali buyuk takimlarin cogundan fazla. Eger turk futbol standartlari uluslararasi seviyelere cekilebilirse, yatirimci icin inanilmaz bir pazar yaratilmis olacak. Bunlar zaten yillardir donup duran seylerdi. Yeni bir kesif degil. Simdi sadece icraata gectigini goruyoruz ve bu da kuluplerin seviyeyi yukseltmeleri olarak karsimiza cikiyor.
Eger kuluplerimiz uc takimla sampiyonlar liginde olabilirse, avrupa ligine daha cok takim katabilirsek ve milli takimla da turnuvalarda ilerlersek, futbol turkiye'de inanilmaz gundem ve pazar olacaktir. Yatirimci suanda 1 gelir elde ediyorsa o ortamda sadece yurticinde 3-4 olacak o gelir ve yayin haklari bedeli olarak da kuluplere donecek.
Bakin, araplar psg'yi satin aliyor ama fransa gibi futbol kulturu olan bir ligin bile marka degeri artmiyor. Neden? Cunku rekabet yok. Turk ligi futbol olarak cok geri ama rekabet acisindan alman ligidinden de potansiyelli. Rekabetin kiran kirana oldugu italya liginin yeniden canlandirilma girisimlerini de bu baglamda okumak lazim.
Eger kuluplerimiz uzerlerine binen finans yukunu tasiyabilirlerse 10 sene sonra turk liginin marka degeri cok cook coook gelismis olacaktir.
