artık hangi birine yetişeceğimi şaşırdığım sorulardır. sürekli geliyor, durduramıyoruz. bu sorular gerçekten cevabını öğrenme amaçlı sorulsa saygı duyacağım, ama oturduğunuz yerden evrim teorisini çürütmeye çalıştığınız zaman komik duruma düşüyorsunuz, bilesiniz.
nacizane dokuzuncu sıraya bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak fiilini en güzel örnekleyen "neden insanın kanadı yok?" sorusunu koymak isterim. soru sahibini alkışlıyorum, şak diye çökertti evrim teorisini. bunca bilim adamı bir asırdan fazla zamandır akıl edememişti bu soruyu zaten, "hakkaten lan" demişlerdir eminim şimdi.
"bir zamanlar bir hayvan vardı, yürüyordu yerde. sonra lan şimdi uçsam ne güzel olur ha, kimse yakalayamaz beni diye düşündü, kastı kastı, torunları kuş oldu."
yok böyle bir şey. teori bunu söylemiyor. değişiklikler ihtiyaca göre gelişmez, önce değişiklik olur, eğer bu değişiklik bi halta yaramazsa geberip gidersin, yok eğer hayatta kalma yarışında sana bir avantaj sağlıyorsa yaşar, döl verirsin. böyle böyle birike birike gelişme sürekli bir şekilde devam eder.
x maddesini tüketen bir bakteri kolonisi düşünün. bunlar mutlu mesut yaşarlarken aralarından bir kaçı y maddesini de tüketebilecek şekilde mutasyon geçiriyorlar. bunlar da çoğalıyor, orjinal bakteriler de, sonuçta x maddesi bol. zamanla x maddesi tükendiğinde sadece x tüketebilen bakteriler ölüyor, y tüketenlerin nesli devam ediyor ve kısa süre sonra da tüm kalan bakteriler x+y tüketme yeteneğindeki bakteriler oluyor. bakteri "lan x bitiyor, ben y'yi de tüketebilecek şekilde gelişeyim" demedi, aynı şekilde insanlar da evrim sürecinde "uçmaya ihtiyacım var, kendimi o şekilde geliştireyim" demediler, değişim oldukça ortama daha iyi uyum sağlayanların nesli sürdü. umarım yeterince açıklayıcı olmuştur.
aynı sorunun bir başka şekli "neden yeşil insan yok" sorusudur ki cevap aynı zaten.