Kesinlikle katildigim oneri.
Simdi ben koyde dogdum, koyde buyudum. Belki sehirin ileri duzey teknolojisi ve cagina ayak uydurma konusunda epey geride kaldim ama doga ile ic ice buyudum.
Yurumeye baslayip saatlerce oksijen deposu kayin ormanlarinda yurudum.
Soguk, buz gibi kaynak suyunu yatagindan ictim.
Pek cok meyveyi agacindan toplayip yedim.
Cimenlerin ustune uzanip saatlerce agac golgesinde uyudum.
Her sey de gulluk gulistanlik degildi elbet.
Soguk kara kista 1 metreye varan karin magduriyetini yasadik.
Her gidecegim yere dolmus hatti olmadigi icip surekli yurumek zorunda kaldim.
Bazen de tek basina gidilmeyecek uzak ormanlara gidip, kurt korkusuyla yoluma devam ettim, elbette pek cok kez de kurtla vsyle yuzlestim.
Sonuc olarak yine de memnunum. imkanim olsa da koyumden hic cikmasam. Dag tepe demeden yurusem. Ama yok iste, elimizden gelmiyor degil mi?