makyaj temizleme zulmü

entry55 galeri
    24.
  1. Gerçekten başlı başlına bir zulüm. Peki neden silmek için makyaj yapıyoruz onu hiç bilmiyorum.

    TEN makyajı yapmasam dahi göz makyajı yapıp onu çıkarmaya çalışmak da işkence. Kışın -15 inde bile ter damlacıklarıyla dolabilen sevgili cildim bana sadece nemlendirici ve güneş kremi kullanma hakkı veriyor.

    Göz makyajı konusuna başladıktan sonra ise hemen ardından akşamına çıkarma işi devreye giriyor. Bu konuda o "hiç göz yakmaz!" Denilen bebek şampuanlarından bile tokat yiyince insan üzülüyor.

    Aç parantez (bkz: dalin) hariç. Çünkü tatlı dalin. Johnson's baby ne kadar gözümü yakıyorsa dalinciğim o kadar yakmıyor. Üşengeçlik durumlarında, ya da evde kalmayacağım belli olup sırt çantamı hazırladığımda hemen can kurtaran moduna bürünür. Ayrıca zor zamanlarda yüz temizleyici ve şampuan işlevi de görüyor.

    Sonra şişelerce bitirdiğim bebak acı badem sütü de aynı şekilde iyi gelir.

    Son zamanlarda çıkan micellar sulardan ise iğrenmiş durumdayım, kirpik dökme canavarı olarak bakıyorum ki aynı zamanda makyajı da tam manasıyla çıkarmıyor. Makyaj temizleyecekken ben gözümde bir tane nokta dahi rimel kalıntısı istemem, takıntılıyım! Ufak toz tanesi kaçtığında kıpkırmıZI olan gözüm onunla iki saat temizlemeye uğraşınca beş saat ağlamışım gibi yanıyor, kızarıyor. Yağının da daha su bitmeden ortadan yok olmasından bahsetmedim.

    Tabi en güzel keşfim, stok elemanım diadermine yüz temizleme jeli oldu. Hali hazırda dört kere bitirmiş olsam da stok yapıyorum. Neredeyse Issız adaya düşse yanına alacağı şeylerden biri gül suyu olacak biri için yadırganamayacak davranış. Çünkü başımın belası (bkz: hassas cilt) her daim yanaklarım tokat yemiş, ya da ne bileyim güneşte fazlaca kalmış gibi kızarık olduğundan gül suyu demirbaşım oldu, kaçış yok.
    3 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük