1950'li yıllar.
Türkiye iyice abd'nin su yoluna girmiş. Ülkemizde mantar gibi amerikan üsleri açılır olmuş.
Tabi bu amerikan üslerine abd'li askerler de gelmiş.
Gelmiş ama bu coniler rahat durmamış.
Bizleri kendi ülkemizde 2. Sınıf vatandaş olarak görmüşler, sanki varlıkları bizim için bir lütufmuş gibi düşünmüşler.
Nasıl düşünmesinler ki?
Menderes ve yandaşları öyle memnun öyle mutlu ki amerikalı conilerden, bir dediklerini iki etmiyorlar...
Işte bu conilerden biri izmir'in tanınmış iş adamlarından birinin evini basıyor, iş adamını darp edip karısını kaçırmak istiyor, hatta tecavüz ediyor. https://galeri.uludagsozluk.com/r/1490154/+
Tabi bu hadise halk arasında infial uyandırıyor.
Tecavüzcü subaya dava açılıyor.
Abd'li komutanları hemen menderes'i arıyor ve subaylarının serbest bırakılmasını talep ediyor.
Tabi böyle bir şey menderesin itibarını yerle bir edeceği için menderes yakınlarına talimat vererek mağdur karı kocanın davadan feragat etmesini istiyor.
Hatta durum kamuoyuna nato düşmanlarının, komünistlerin bir oyunu olarak lanse ediliyor.
Yani "nato düşmanları bizi kıskanıyor" diyorlar.
Tıpkı bugün "almanya bizi kıskanıyor" dedikleri gibi...
Işte sarı öküz hikayesi gibi, biz o gün mağdur vatandaşlarımıza sahip çıkmadığımız için şu an benzer zihniyet mrnderesin yürüdüğü yolda yürüyor.
Tarih tekerrürden ibarettir.
50'li yıllarda yaşanan bütün hadiseleri 2000'li yıllarda yeniden yaşıyoruz.