özellikle şu kadının üzerine denetçi olmaktan bir sıyrılamadığımızı her gün görüyorum. kadınları sanki biz bir yere bağlamasak her gün gidip nerde akşam orada sabah yaşayacak gibi bir algı var ve bu cidden mide bulandırıcı. kız çocuğu için de aynı kafa geçerli, onu baskılamak, kontrol altına almak şart, almazsan orospu olur gibi bir algı her yerde var.
yani bir kadın hiçbir baskı altında kalmadan kendi iradesiyle bir şeylerin doğru veya yanlış olduğu kararını veremez mi?
gerçekten bu erkeğe de yük, birinin üzerine denetçi olmak, onu beslemek, ona akıl vermek, onu her daim korumak zorunda olmak cidden yük. böylece asalak çocuklar, asalak analar ve asalak kadınlar yetişiyor bu toplumda ve sanki üstlerinde bir denetçi veya kendini koruyan olmazsa yaşayamayacağını zannediyorlar.
kızının cinsel yaşamı da böyle, üzerine neden denetçi olasın, onu baskılayasın ki? onu insan gibi yetiştirip, onun her türlü eğitim almasını sağlarsan, o zaten tek başına kaldığında da kendi için doğru ve yanlışı seçip kendi için en doğru kararı verecek konuma gelir.
ancak hep baskılamak var, bu saçma toplum geleneği gerçekten bize çok şey kaybettiriyor.
