marksizmin tarihsel ve diyalektik çözümleme yöntemini yeniden ele alan, körü körüne de inanmayı kabul etmeyen maoculuk, temel ilke olarak, kitlelerin mücadele ve yaratma gücünü benimser. öte yandan sanayiyle tarımın at başı gittiği bir iktisadi gelişmenin önemine parmak basarak, sovyet gelişme modelini dolaylı da olsa eleştirir.
barışcı bir yoldan sosyalizme geçilebileceği savını kabul etmeyen bu görüş, sovyet rusya ile bu konu yüzünden kopmalar yaşamıştır. onlara göre bu sav, karşı çıkılması gereken ''modern revizyonizm'' dönemini başlatıyordu. maoculu, çözümlemesini, üçüncü dünya'nın uyanışına ve emperyalizme karşı ulusal özgürlük mücadelelerine dayandırır. maoculuğa göre sscb, dünya egemenliği konusunda abd ile çekişmekten başka bir şey yapmadığı için, bu ulusal mücadelelerin devrimle sonuçlanmasına bir engel oluşturmaktadır.
ayrıca maoculuk, hakikatı doğrularda aramaktan yanadır. olgular, nesnel durumlar içindeki leyler ve olaylardır; hakikat bu şeylerin ve olayların iç bağlantısıdır, yani onları yöneten yasalardır.