güldürenler güldürmüyor, ağlatanlar niye ağlatsın ki diye başlamak istediğim diyaloglardır. örneğin:
- sen hiç bir dinlenme tesisinde mercimek çorbası hüpürdetirken ansızın bad trip yaşadın mı?
+ yoo
- peki sen hiç otobüste, arka koltuktaki bebe bas bas bağırırken aklına o'nu getirdin mi?
+ hayır
- peki söyle, sen hiç karbonatlı çay içip otobüse binince, "ulan acaba sıçacak mıyım yoksa kusacak mıyım" tereddütü yaşadın mı?
+ yaşadım.
- iyi. senin ben ananı sikeyim.
+ bir soru da ben sorabilir miyim?
- buyur.
+ sen hiç, dinlenme tesisinde çorba hüpürdeten bad tripli, arka koltukta bebe ağlamasından bıkık ama yine de o'nu düşünen, karbonatlı çaydan mide felci geçirmiş bir adama, konya-antalya yolunda aşık oldun mu?
- hayır.
+ ben oldum...
(tüm seferler iptal olur, bagajda uyuyan şoförün gözyaşları tüm valizleri ıslatır.)