batıdan doğuya sürekli olarak gittiğimizde başladığınız noktaya döneriz. evet bu fenomen doğru. peki kuzeyden güneye gittiğimizde? bilinen dünya tarihinde bunun bir örneği var mı? böyle bir seyahat vaki mi?
kuzeyden güneye gittiğimizde hiçbir zaman başladığımız noktaya geri dönemeyiz arkadaşlar. bunun sebebi bizim yer çekimi olarak ifade ettiğimiz şeyin gerçekte yukarı doğru bir ivmelenmeden ibaret olması. yani bir tür şaşırmış gravity. yer çekimini yaratan şey dünyanın sadece kendi ekseni etrafında dönmesi değil, tüm sistemin beraber hareket ettiği bir sıçrama hareketidir.
bir formula 1 pistini gözünüzün önüne getirin. aracınızla hızla ilerliyor ve tekrar başladığınız yere dönüyorsunuz. şimdi bu pist yuvarlak mı? tabii ki de hayır.
ufuk çizgisi kürenin eğimi değildir arkadaşlar. o sadece sizin bakış persfektifinizin yok olma hattıdır. komik olan şu ki bunu hala dünyanın yuvarlak olduğunun ispatı olarak sunuyorlar. oysa uçakla yolculuk ederken bile ufuk çizgisinin düz olduğunu görebiliyoruz. dünya yüzeyinden ne kadar yükseğe giderseniz gidin, ufuk çizgisi daima göz hizanızda yükselir. konyaaltı plajında, ağrı dağında, uçakta 35000 feet yükseklikte.. düz çizgi hep oradadır. (bu arada mısır'dan abd'ye kalkan bir uçak okyanus yerine daima avrupa üstünden geçer. çünkü küre olmayan bir yeryüzü şeklinde en kısayol budur.)
güneşin ve ayın dünya çevresinde belli bir yörüngede dönmesi gece ve gündüzü, yörüngeden yükselip alçalması ise mevsimleri oluşturur. yani dünya güneş çevresinde değil güneş dünya'nın çevresinde dönüyor.
nasa ve diğerlerinin verileri bize doğruları söylemiyor arkadaşlar. bakın bunu anlamak çok önemli. yıllardır niçin antarktika buzulu askeri güçler tarafından korunuyor? ve niçin sadece belli bölgelerde araştırmaya izin veriliyor? yuvarlak dünya modeli sona yaklaşıyor olmasın? bu gerçekten planlanmış mıydı, yoksa gizli bir şeyi mi ortaya çıkarıyoruz bilmiyorum.