vaktin birinde adamın biri, zamanın üstadlarından birinin yanına gelmiş ve sormuş:
- üstadım, ben namaz kılmıyorum. arkadaşlarım ise bana; ''namaz kılmadığın için kafirsin'' diyorlar. ben namaz kılmadığım için kafir mi oluyorum şimdi?
üstad manidar cevap verir:
- namaz kılmayan kafir olmaz ancak kafirler namaz kılmıyor!
sünnilerden de alevilerden de şiilerden de namaz kılmayanlar var. onlar kafir olmuyorlar ancak ''namaz'' hafife alınacak, ''islam namazdan ibaret mi'' geyikleriyle önemi geçiştirilebilecek bir ibadet de değil. namaz inanmayan ile inananı birbirinden ayıran en önemli hareket. zira, diğer ibadetlerin belli zamanları ve de yükümlü olmak için koşulları varken(misal; oruç tutmak için hasta olmamamk, zekat vermek için zengin olmak, vs.) namazda böyle bir durum yok. bir müslüman boyundan aşağısı felç dahi olsa namaz kılmakla(gözleriyle, olmadı kalbiyle) mükellef.
namazı reddetmekten ise bahsetmeyeceğim bile. bunu sünni, şii veya alevi hangisi yaparsa yapsın müslüman değildir. bu kimsenin allah ile arasına girmek de değildir. bu islamın kaidesidir. islamın akidelerini kabul etmeyenin de islamdan çıkmış olması kadar doğal bir şey yok sanırım.