tesaduf bu ya

entry1 galeri
    ?.
  1. tesadüf; raslantısal olan olarak ifade edilir. tesadüf bu ya! deyimi bu rastlantısallığın kuşkulu ya da doğal olmadığını anlatır.
    sabah gazetesi yazarlarından umur talu, 23 temmuz 2008 tarihli köşe yazısında ibreti alemlik bir tesadüfler zinciri sergilemiş. talu, şöyle diyor;
    26 eylül 1999
    ankara ulucanlar cezaevi'ni (direniş gerekçesiyle) jandarma basar.10 "tutuklu", bir deyişe göre "hayatını kaybeder", bir başka deyişe görede "öldürülür".
    operasyonun yönetiminde yarbay a.ö. vardır.
    21 ekim 1999
    prof. ahmet taner kışlalı ankara da arabasına binerken, kaputun üstünde gördüğü naylon torbayı alır ve patlama sonucu ölür; daha doğrusu "öldürülür". olay yerini inceleyen ve sonradan çok tartışıldığı üzere, arabayı oradan hemen çektiren "komutan" yarbay a.ö.'dür.
    19 ocak 2007
    gazeteci hırant dink, istanbul da "öldürülür". sonradan ortaya çıktığına göre, ağustos 2006'da, astsubay şimşek ile uzman çavuş şahin, daha önce bomba koymaktan tutuklanan, davası sürerken serbest kalan yasin hayal'in "dink'i öldüreceğini" yüzbaşı yıldız'a, o da jandarma alay komutanına bildirir. "komutan" albay a.ö. dür.
    tetikçi "genç" de jandarma bölgesi olan pelitli'den çıkmıştır.
    yazı devam edip gidiyor.
    yazının devamında ise komutanın, olanlarla ilgili hiç bir şeyi hatırlamadığını, bu yüzden istanbul emniyeti ve celalettin cerrah'ın aklandığı ya da yargılanamadığı haberlerini okuyoruz.
    yazıda talu'dan iyi bir iğneleme de kendi meslakdaşları olan basın mensuplarına gelmiş. ulucanlar katliamını dün örtbas eden ve aklayan gazete yönetimlerini ve köşe yazarlarını sorguluyor. gazetecilerin ve gazeteciliğin bu olaylardaki tesadüfler silsilesini irdeliyor ve soruyor;
    bu kadar tesadüf fazla değilmi?
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük