Karşılık bekleyen, Sevmekten bir beklentisi olan, sevilmeyi ve de bununla birlikte kavuşmayı bekleyen çok sevmiş sayılmaz. Çok sevmek nedir peki ? Hiç bitmeyen, azalmayan, devam edip süregelen bir sevgi. Doğru mu yanlış mı hesap da edilmez kimi zaman. Sevene kadar ipler senin elinde. Sevdikten sonra dümeni yok. Kontrolü de yok. Ayarı ölçüsü de yok. Hesabı kitabı da yok. O yüzden kimi seveceğinize karar verecekseniz iyi seçin. Amacınız birlikte mutlu olmak ise, ki bir çok sağlıklı sevgi anlayışının beklenen tezahürü budur, o halde hayallerinizle gerçekleriniz örtüşsün bari hiç olmazsa. Yoksa yıkılırsınız. Sen sana nasip olanı seç, onu sev. Niye beyhude uğraşır, gaybi meçhule belirsizliğe odaklanıp rağbet edip de acı çekersin ki ? Hak edeni hak ettiği kadar sev. Çok gözünde kalbinde büyütürsen, sonuçta karşındaki bir insan. Gerçek kimlik kişilik ve şahsiyetini gösterirler sana. Pişman olursun onca verdiğin değere ve emeğe. O yüzden bir insanı çok sevmek, yaradanın sevgisine ihanettir. ihanetin karşılığı ise ağırdır. Çarpılır darmadağın olursun. Paramparça ederler o kalbindekinin nesi var nesi yoksa. Başına iş alırsın sonra. Kendine gelmen bazen bir ömür sürer. Zira sevginin de O kalbinin de asli sahibi allah (c.c) tır.
O halde niçin sevelim ? Bu bir alıştırma. Bu bir süreç. Sadece sanki bir antrenman. Amaç sevgiye alıştırmak. Öğretmek. Buradaki kişi amaç olamaz. Olsa olsa araç olur. insanları az sev öz sev sürekli sev. Fakat sakın çok sevme. Asla böyle bir hata yapma. O kafanın bir misyonu var. O sana verilen aklın bir görevi var. Düşün taşın anla idrak et. Bil. Kafasızlık etme. insanı insan kadar sev. Hayvanı da hayvan kadar. sevgisiz yaşayamaz adem oğlu. Buna mecbur. Fıtratı bu. Bari bunu iyi yönde kullan ki hiç olmazsa sana bir faydası olsun.
