Zararı kendine olan insandır.
Bir olay karşısında kendinden çok karşı tarafı düşünür, ona göre davranır.
Görünüşte herkes onu sever, saygı duyar.
insanları kırmaktan korkan insandır, her düşündüğünü hemen söyleyemez. Çoğu şeyi içinde biriktirir sırf kalpler kırılmasın, kimse üzülmesin diye.
Vicdan sahibidir, hatta bazen o iyi niyet ve vicdanının üzerine oynayıp kullansa bile insanlar farkedemez, konduramaz.
En basitinden sandalyeyi kaldırarak çeker, sürüklemez. Alttaki komşusu rahatsız olmasın diye.
Pizzada sevmediği şeyler olsa bile diğer arkadaşı seviyor diye eklettirir, ama yemez ayırır.
Bankamatikte işi uzun sürecek ise işlemini bitirir ve arka sıraya tekrar geçer.
Market kasasında parasını hazır bulundurur, hemen eşyalarını alıp deske geçer. Sonraki müşteri rahatsız olmasın diye.
Bu ve bunun gibi mental ve fiziksel yorgunluğa sebep olan onlarca tantanayı beraberinde getirir ama şikayet de etmez. Yalnızca hiçbir karşılık beklemeden yaptığı bu davranışlar karşısında insanların bu denli kaba olmasına sitem etmekten başka.
