arkadaşınız olduğunu varsayalım. ki bundan çok çok çok daha fazlası olduğunu siz de biliyorsunuz.
ve istiyorsunuz ki yukarıdaki örneklemde verdiğim 120 kişi, sizi sürekli arasın, sürekli hal hatır sorsun sürekli paylaşımlarınızı beğensin, her paylaşımın altına vaaay karşim helal olsun yazsın, bir başarınız olduğunda hepsi telefonunuzu meşgul etsin ama mesaj atmasın sadece arasın.
yani siz bu kadar arkadaşınıza yetişebilir misiniz ? ve bu kadar kişi de sizin gibi çevresini hesaba katarsa ?
bakın anlamadığınız bir nokta var. arkadaşlıklar çıkar meselesidir. yani liseden beri görüşmediğiniz bir arkadaşınız bir gün size mesaj atıp 'ya ukraynali, kardeşim sen bu pc işinden anlıyorsun, benim 3000 tl m var bana bi pc önersene' dediğinde buna 'işi düşünce' aradı demek ne denli doğrudur ? aksine 'arkadaş' olduğunuz için zor bir durumda ya da bir ihtiyacı olduğunda bakın sizin kapınızı çalmıştır. buna sevinmelisiniz.
tabi ki asalak yaşayanlar bunun dışında. sınav dönemlerinde kankacılık oynayıp yolda görünce selam vermeyen tipler, vefasız insanlar, senin derdin olduğunda 'banane amk ?' diyen kişiler zaten arkadaş değildir.
arkadaş, bir caddede yan yana yürüdüğün 250 kişi değildir. o caddede yürürken selam verdiğin 250 kişidir.