düğünde en arkadaki masaya oturmak

entry9 galeri
    1.
  1. etrafı seyrederken ''galiba ben yalnız öleceğim hissi'' ile yüzleşmek. millet vur patlasın çal oynasın takılırken onları seyretmek kadar sıkıcı bir şey yok değil mi? bir arkadaşın evleniyor, düğününe gidiyorsun. her yer boş ama sen yine de en arkadaki masaya oturuyorsun. gelen çiftler, aileler önde otursun ''ben de nasılsa yalnızlıktan öleceğim onu daha net göreyim'' der gibi. limonata servisi başladığında bile garsonlar sana dilinin ucuyla soruyorlar, ''versek de olur vermesek de olur'' der gibi bakıyorlar, yan masaya oturanlar hep önde yer bulamayan ve geç gelen insanlar. sen erkenden orada olduğun halde en geç gelen çekirdek aile ile aynı çizgide seyrediyorsun sahnedeki insanları. üstelik evlenen arkadaşının seni arayan gözlerini de görüyorsun. hiç istifini bozmuyorsun, bir yabancı el gibi öylece çakılıp kalıyorsun arkalarda. üç beş kuruyemiş atıyorsun ağzına, ağzının tadı değişiyor, kimseye göstermemeye çalışıyorsun sıkılmışlığını, ceketinin düğmelerine bakıyorsun kopmuş mu diye anlamsız yere. üst üste canın sıkılıyor, alt alta içine oturuyor. -düğün bitse de gitsem- diye iple çekiyorsun. bir sigara bir sigara bir sigara daha bastırmaya çalışıyorsun. derken bir takı töreni hikayesi başlıyor, kuyruk bitsin diye bekliyorsun bu sefer. beklemek beklemek beklemek...kuyruktakileri seyrederken yüzüne çarpan bekleme, başka bir can sıkıntısına ve huzursuzluğa neden oluyor. kalkıp oynayayım şu efkarı dağıtayım da diyemiyorsun. aklından geri dönüyor yerine. anlıyorsun ki mutluluktan ve mutlu insanlardan soğutmuş seni bu yalnızlık, yalnız öleceğim hissi...

    imla.
    8 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük