aslında her türlü görüşe saygılı olduğumuz gibi , toplumdaki eksikliği hissedilen farklılıklara son derece açık olmamız beklenir bizden. örneğin ben yolda siyahi bir vatandaşı görünce ya da içki içmekten burnu kıpkırmızı olan cevval bir ingilizi ve dahasında adını bilemediğim için gecelik mi bu elbisesi diye espirisini yaptığım sözgelimi ürdün'lü bir turisti görünce içinde nedensiz bir mutluluk oluşan ve bu farklılığa kendisi de katkıda bulunmaya çalışan biriyim.
ayrıca metal müziğin hemen her türlüsüne ilge duyarım , kediciler diye fişleyenlere de ilerleyelim arkadaşlar repliğini anında görüntü yaparım.
ama ne yalan soyleyeyim zihinlerimizde metalci deyince oluşan o resimden hiç hazetmedim , kendilerini bir türlü sevemedim. bu yollardan sanıyorum orta okul yıllarımızda geçmiştik , siyah t-shirt lerimizi giyer allah'ın 40 derecesinde raptiye rap rap postallarla karakterimizin oturması için bekleşir dururduk. kesinlikle bir genelleme değil belirleme olmak üzere ; sen yağlı saçınla aynı renk tarz yaratıp asi pozlarında takılırsan yaşın damızlık çağının berisinde ilerlerken , etrafındakilerden farklı bir boyutta yaşadığını sanıp bir de bunu saygısız tavırlarınla desteklersen , ayşe teyze seni nasıl korkutucu buluyorsa , mehmet emmi arkandan hayatta duyulmayacak yaratıcılıktaki küfürlerini sıralıyorsa , ben de seni sevmem. ve sen zaten bizi sevmeme pozlarındasındır , onu da bilirim.