araya yolların girmesi değildir. uzaktan uzağa yapılan telefon konuşmaları ve uzun mesafeli otobüs yolculukları da değildir. hararetli bir kavganın ardından çekip gitmek veya akıp giden bir kaç damla göz yaşıyla birlikte unutmak hiç değildir...
ayrılık, onun yokluğunu kabul etmektir... tüm umutları yitirmektir. hayallerin yavaş yavaş silikleşmeye başlamasıdır. ayrılık, insanın boş duvarlara bakarken dalıp dalıp gitmesidir biraz. hiç gelmeyecek birisini özlemektir. eski fotoğraflara bakıp ağlamaktır. onun saçlarını tarayıp gelen rüzgarla ölümü hissetmektir bazen...
ayrılık, onun varlığını unutmak değil, yokluğunu unutamamaktır... ve güneşin her sabah bir ceza gibi doğmasıdır dağların arkasından. yine onsuz bir güne uyandırmasıdır sizi; hem de hergün. sonsuza kadar...