Türkçeye 'Kapan' adıyla çevrilen Get Out (2017) Hollywood'un komik adamı Jorden Peele tarafından yazılıp yönetildi. Bu yapım J.Peele'in yazdığı ilk film değil, ama yönettiği ilk film.
Şimdi muhakkak çoğu kişi zihin transferiyle alakalı bir şeyler duymuştur. 2045 yılından itibaren bunun mümkün olacağı yazılıp çiziliyor. Mümkün veya değil, ömrümüz yeterse ve yetişirsek o zamanlara mümkün olup olmadığını göreceğiz. Fakat bu zihin transferi insandan insana değil, insandan robotlara yapılacak. Bu işin arkasındaki adam ise Rus milyarder Dmitry Itskov. Projenin adı '2045 Initiative' ve üzerinde çok ciddi çalışmalar yapılmaktadır. Daha ilginç olanı ise bu teknolojinin dünyanın en zengin 1266 insanına teklif edilmiş olması. Peki bu hizmetten yararlanmanın fiyatı? Henüz bu konuda bir şey bilinmiyor, ama 'dünyanın en zengin 1266 insanı' şeklinde sınırları çizilen çerçeveden az buçuk ne kadar olduğu tahmin edilebilir: Krallar yaşayacak, halk ise telef olup gidecek.
Zihin transferiyle ilgili daha önce birkaç film izlemiştim: Self/less, Criminal, Transcendence, Avatar...
Self/less ve Criminal filmlerinde zihin insandan insana aktarılıyor; Transcendence'de gelişmiş bir bilgisayara... Avatar'da ise gelişmiş başka bir canlı formuna transfer yapılıyor.
Gelelim Get Out filmine.
Chris ve Rose birbirini seven bir çift. iyi giden bir ilişkileri vardır. Rose, Chris'i ailesiyle tanıştırmak ister. Bu sebeple yola çıkarlar ve Rose'un ailesinin evine gelirler. Annesi psikiyatrist, babası beyin cerrahı ve dengesiz erkek kardeşi ise serseridir.
Filmin asıl konusu bu evde yaşananlardır.
Filmin sonuna kadar türlü garipliklerin yaşandığı o tekinsiz evde tam olarak ne döndüğünü kestiremiyorsunuz.
Hatta bir süre sonra Chris'in en yakın arkadaşı Rod gibi düşünmekten kendini alamıyor insan: Evet, Chris beyazların tahakkümünde bir seks kölesi olacak.
Filmin en etkileyici sekansları hipnozla ilgili olanlarıdır, bence. Özellikle hipnoz sırasında Chris'in uzayı andıran karanlık ve sessiz bir boşluğa gömülmesi ya da savrulması ve yaşananları bir pencerenin ardındaymış gibi çaresizce ve çırpınarak izlemek zorunda kalması çok çarpıcıydı. Yönetmen, sessizliğin ve karanlığın insanı çaresiz hissettiren etkisini çok iyi kullanmış.
Karabasan gibi.
Asıl şok dalgası ise sonlara doğru gelir.
Chris'in kız arkadaşı, bu garip ailenin biricik kızı Rose Armitage aslında baştan çıkarıcı,alımlı, oltanın ucundaki yemdir. Daha evvel Chris gibi nice erkekle arkadaşlık kurmuş, onları tuzağına düşürmüş ve her şeyden habersiz avlarını 'sizleri ailemle tanıştırmak istiyorum' yalanıyla usul usul kapana çekmiştir.
Sonrası ise malum: Psikiyatrist olan anne hipnozla önce kurbanlarını mankurtlaştırıyor. Bilinçlerini kendi zihinlerinden karanlık ve sessiz bir boşluğa doğru bir daha geri dönmemek üzere uzaklaştırmaya çalışıyor. Bu sayede kurbanların zihninde bir boşluk oluşacak, yani ev sahibi kendini güvende hissettiği evinden taşınmak zorunda kalacak ve böylece bu boşluğa başka bir zihin, ev sahibi olmak üzere başka bir bilinç yüklü miktarda para vermek suretiyle gelip yerleşebilecek.
Tabii bunun için kurbanın özel tasarlanmış bir odada bağlı bir şekilde uzunca bir hazırlık aşamasından geçmesi gerekiyor.
Kurban istedikleri kıvama geldiğinde beyin cerrahı olan baba devreye girer. Gayet soğukkanlı olan baba tıbbi cihazlarla donatılmış, ameliyathaneyi andıran evin bir odasında en çok parayı veren yaşlı zenginlerden birinin zihnini gücü kuvveti yerinde olan bu taze, genç zencilere transfer ediyor. Böylece ölmek üzere olan zengin ve yaşlı krallar daha genç bir bedende hayat buluyorlar.
Fakat Chris kaçmayı ve yeniden doğmayı başarıyor.
2045 Initiative mevzusundan bu yüzden söz ettim.
Mutlaka izlenilmesi gereken filmlerden diye düşünüyorum. izleyin, pişman olmazsınız.
