Türkiye’de kadınların siyasal haklarını kazanmaları Cumhuriyet dönemiyle birlikte
gerçekleşmiştir. Kadınlar siyasal haklarına 1930’da Belediye seçimlerine, 1932’de
Muhtarlık seçimlerine ve 1934’te ise Genel seçimlere katılma haklarının
verilmesiyle kavuşmuşlardır. Bu haklar, iktidardaki kadrolar tarafından, Batılılaşma
ve medenileşme hedeflerini gerçekleştirme amacıyla tanınmıştır.
Türkiye’de kadın haklarının iktidar tarafından verilmesi farklı yorumları da beraberinde getirmiştir.
Kemalist kadınlar ve Cumhuriyetin ilk kuşak kadınları, bu reformların demokratik bir
toplumun gelişmesinde kaçınılmaz olduğunu ve yapılan reformların Türk kadınının
kurtuluşunu sağladığını savunmuşlardır.
Son dönem kadın yazarları ve akademisyenler ise bu durumu farklı yorumlar yaparak açıklamışlardır. Kadınlara
siyasal haklarının tanınmasının cumhuriyet döneminde yürütülen modernleşme
politikaları içinde büyük “simgesel ve stratejik” öneme sahip olduğu vurgulanmış,
Cumhuriyet dönemiyle birlikte, laik-ulus devletin kurulma sürecinde islami kurum
ve değerlere açılan savaşta, kadınların önemli bir hareket noktası olduğu
belirtilmiştir.