freud da kadının gelişimi biraz karmaşıktır. vermiş olduğu bir konferansında kadınlığın bulmacasını çözemedim diye itiraf etmiştir.
erkeklerde olduğu gibi kız çocukları da ilk bağı anne ile kurarlar ama tam bir kadın olmak için babaya yönelirler. freud bu yönelmeye kadar kız çocuklarını da erkeksi kabul eder. (benim katılmadığım 3,5-6 yaşa kadar olan öncesi dönem)bu dönemden sonra ödipal dönem dediğimiz cinsiyet kavramının ön plana çıktığı dönemin en belirgin iki kavramdan sözeder. penis haseti adını verdiği bu erkek çocuğun yaşadığı kastrasyon karmaşasına karşılık gelen süreci şöyle açıklar.
babasına yönelen kız çocuk yaşadığı eksiklik dolayısıyla annesine düşman olur. erkek çocuğun ensestimsi fantezileri yüzünden yaşadığı suçluluk duygusu, baskı ve kastrasyon korkusu kız çocukta yerini neredeyse hayatı boyunca sürecek bir anne düşmanlığına bırakır. (bu da başta feminist kuramcılar olmak üzere pek çok kuramcı gibi katılmadığım görüştür.)
erkek babasına karşı geliştirdiği özdeşim savunma mekanizmasıyla bu kopleksten kurtulur. (saldırganla özdeşleşme der buna) ilk başarısız aşkını kalbine gömer. anneye yönelik bağı kaybeder böylelikle. (ödünleme savunma mekanizması der buna da.) süper egonun toplumsallaşma adına geliştidiği ilk başarısıdır bu aynı zamanda.
kız çocuklarının annelerine karşı bu düşmanca durumu süreci yavaşlatmakta ve zorlaştırmaktadır der. freud a göre kadınların üzerlerinde böyle benzer bir baskı tehdit oluşmaması kadınların süper egolarının gelişmemesine yol açar efendim. bu yüzden kadınlar haset ve kıskançlığa meyillidirler diyerekte ekler. kendilerini daha aşağıda hisserler ve erkeksi işlerde çalışmak istemeleri veya tam tersi histerik davranışlar geliştirmeleri gibi iki uçta gel-gitler yaşamaya kadar götürür işi. bir erkek çocuğa sahip olana kadar bu haset yaşanır der. kendi cümlesiyle: kadın bu sınırsız tatmini sadece bir oğlu olduğu zaman yaşayabilir der.
freud kadın bulmacasını çözemediğini itiraf ederken süper egolarının gelişmemiş olduğunu ve hayatları boyu bir penis haseti yaşadaklarını söyleyebilecek kadar cüretkardır. tıpta eroin kullanımının yasak olmadığı o günlerin kıta avrupasında çoğu eroin bağımlısı olan kadın hastalarına eroin yazdığı bilinen freud un kadın psikanalizinden çıkardığı sonuç budur. üstelik bunu sadece avrupalı beyaz insan üzerinden yapar.
keşke sadece içgüdü kuramı topografik ve yapısal model ve savunma mekanizmaları olarak kalsaydı.