15 yaşımdayken gittiğim izmir'deki hayvanat bahçesinde tanıştığım bilge bir fil ile üzerine kelam ettiğim kavram.
file; karanlığın kötülük ile anılmasından olan rahatsızlığımı dile getirdim. karanlık kötü değil, insan ona kötülük atfediyor ve yanlış yapıyor dedim.
fil de hortumuyla beni sırılsıklam ıslatarak bu dediğimi onayladı. ve şöyle devam etti:
-evet haklısın. karanlık, sizin zihninizle yarattığınız bir kötülük imgesiyle yapışmış durumda. henüz kainatta kutsal saydığınız o ışık var olmadan önce derin bir karanlık mevcuttu. her yeri örten, kaplayan ve her yerde soluk alan bu karanlık, ışığın vücut bulmasıyla yırtıldı. yani kainatın ilk sahibi karanlıktı. ve kainatın ilk sahibi de " kötülüğü çağrıştırmayı" hiç hak etmiyor.
fil ile aynı fikirde olduğuma sevinmiştim. ne de olsa o bilge bir fildi.