gnc

entry22 galeri
    19.
  1. Zamanında şu anda Türkiye'de bulunması mümkün olmayan afilli ürünlerde korkunç indirimlere gidiyorlardı. O kadar ki böylesi olamaz 100 lira olan bir ürün nasıl olur 20 liradan satılır diye huylanıp almadığım zamanlar oluyordu. Salak gibi bunun hep böyle gideceğini düşündüm. Bir şirket politikası sandım: Son tüketim tarihi yaklaşan ürünleri stoktan çıkarmak için zararına olsa dahi satıyorlardı.

    Yine de bayağı bir ürün topladım. Ayak sağlığı için vazgeçilmez olan gotu kola bitkisinin 60 adedini 150 liradan 25 liraya düşünce almamak mümkün mü? Böyle böyle param oldukça (ofisin burnunun dibinde bir gnc mağazasının olması da tabi muhteşem bir fırsattı), her an indirime giren ürünleri görme ve beğendiğimi alma şansına sahip oldum. O sırada haliyle mağaza elemanlarıyla da arkadaş oluyorsunuz. Bana hep gümrükten mal çekmelerine izin vermediklerini, o yüzden çoğu ürünü bulamadıklarını, ama sorunun yakında çözüleceğini umduklarını söyleyip durdular.

    Yine uyanamadım.

    Sonra bir gün (artık indirime giren bir şey kalmayınca uzun bir süre uğramadıktan sonra) mağazaya gittiğimde kapı duvar buldum. O sırada 15 Temmuz darbesi yeni olmuştu ve her yer toz duman içindeydi. Kapıdaki bir görevli laf geveledi etti. Tüketici hizmetlerini açtığımda böyle bir hat kullanımda değildir sinyali aldım...Sonra da haliyle unuttum. Herhalde dedim Türkiye pazarından çekildiler (Solgar'la başa çıkamadılar).

    Sonra bir gün Fethullahçı oldukları için el konulan firmalar listesine bakarken aralarında Türkiye GNC'yi de gördüm, Vay canına dedim ya adamlar her yere burunlarını sokmuşlar ya da bu hükümet artık kafayı yemiş.

    Öyle veya böyle o günden beri GNC Türkiye TMSF'nin elinde ama faal değil. ABD GNC de anladığım kadarıyla iki üç tane vitamin satmak uğruna böylesine sıkıntılı bir ülkeyle uğraşmak istemedi; yeni bir distribütörle anlaşmadı.

    Sorun iki ölçekli: Küçük olanı, bu firmanın bazı vitaminleriyle hayatlarını idame ettiren, doktorun ısrarla almasını tavsiye eden yaşlılar hastalar vardı. Onlar ne yaptı bilmiyorum.

    ikincisi, AKP bunu hep yapıyor. Kar getiren bir sektörde yabancı firmalar varsa (ithalatçı olarak), kendi yandaşlarını oraya yönlendiriyor; öyle veya böyle, haklı veya haksız yabancı firmayı caydırıyor. Milli üretim goygoyu altında kendi yandaşlarının uyduruk ürünlerle insanların paralarını sağlıklarını çalmalarına göz yumuyor (balen diye bir marka var; bakanlığın ayıplı ürünleri arasında bilmem kaç tanesi yer almakta. Ama bu ürünler piyasada en uyduruk baharatçıda bile vitamin olarak satılıyor). Lokman Hekim gibi abuk sabuk firmaların içlerine toz toprak mı bahçelerde yetişen ayrık otu mu bok böceği mi koydukları bilinmeyen (hiçbir denetim yok çünkü) ürünlerini yerli üretim diye sağlıklı yaşam peşinde koşanlara kakalamaya çalışıyorlar. Allahtan Solgar var pahalı mahalı ama güvenli.

    Mesela Hekimzade diye hatay menşeili bir firma var. Sitesine ürünlerine baksanız bir afil bir hava bir renk bir ürün cümbüşü. Sanırsınız, Hipokrat'ın ailesinden geliyorlar. Geçenlerde biri şikayet etti bunları. Peki ne çıktı? Normalde bir bitkisel ürünün özütünün vitamin olarak satılması lazım ki vücut onu kullanabilsin; yaprak formuyla yuttuğunuzda bağırsaklarınızdan çıkıp gidiyor. Bir ürünü için 200 lira gibi fiyat biçen bu Hekimzade'nin ürünlerinde ne bulundu dersiniz? Bildiğiniz yaprak. Yani ha siz bedava bahçenizden toplayıp yemişsiniz ha 200 lira bunlara bayılıp hapını içmişsiniz. Tek fark bunlarınki dövülmüş yaprak.

    Ha bu yazıyı okuyan (olursa) şunu düşünebilir: Lan olm nasıl olsa zaten bitkisel ürünler yerine doğalını ye. Sorun burda bu değil. AKP'nin politikaları neticesinde ülkenin her bir şeyinin nasıl zarar ziyan olmaya gittiği konusu.

    Şimdiden böyle şeylere tepki vermezsen yYarın öbür gün kanser olduğunda seni gerçek kanser ilaçları yerine Lokman Hekim'in şifalı sularına yönlendirirse hiç üzülmemelisin.

    For you diye bir mağaza zinciri vardı, bilen bilir yeşil yapraklı logosu vs; bildiğimiz eczaneleri tasfiye etmek için açılmıştı; Tayyip'in çok yakın arkadaşı zengin bir Kürt işadamının yatırımıydı. Her yere boncuk gibi mağaza kondurdular durdular; eczaneden tek farkları reçeteli ilaç satmıyorlardı. Muhtemelen ileride ona da çözüm bulacaklardı ve adamı ihya edeceklerdi (tabi Tayyip de avantasını alacaktı). Allahtan mağazalar tutmadı da o sistem çöktü, Tayyip'in paraları boşa gitti, ağzı yandığı için bir daha o alana ilişmedi.

    Bunlardan kurtulduğu gün bu ülke topluca şükür namazı kılmalı.
    1 ...