bunu diyebilecek arkadaşların varsa şayet, dönüp kendine bakmalısın önce.
neden dersen;
herkes öyle ya da böyle anlaştığı, zıt fikirlere sahip olsalar da ortak bir noktada buluşmayı becerebildiği, görüş ve zevklerine saygı duyabildiği, onun en çok neye ehemmiyet verdiğini, kendisinin umursadığı bir şeye onun nasıl vurdumduymaz yaklaşabileceğini bildiği ve onu olduğu gibi kabullendiği kişilerle dostluk kurar. kıstaslarımız farklı olsa da herbirimizin arkadaşı yansıtır az da olsa bizleri. bulmuşuzdur ki bir ortak payda, durmuşuzdur yanyana.
kalkacak diyecek ki senin sevdiğin çirkin. sen bakacaksın önce kendine. bugüne kadar tipine göre mi sevdin birini? saça başa olmadı yüze göze bakarak mı aşık oldun hep? arkadaşın böyle mi tanıdı seni, tanıdı da kendi göz zevkine göre vardığı kanıyı böyle rahat paylaşabildi seninle?
ha dersen ben bakmam tipe mipe, seviyorsam güzeldir; seni tanıyan arkadaşın da bakacaktır aynı gözle. incelemeyecektir, incelese de eleştirmeyecek, kusur bulma maksatlı bir tavır sergilemeyecektir. seni tanıyan dış görünüşe pek de ehemmiyet vermediğini bilecektir.
bu sebepten, bunu diyebilecek arkadaşların varsa şayet, kendine dönüp bakmalısın önce.