ergenekon savcısı gibi vatansever ve gözünü budaktan esirgemeyen savcıların varlıgını bilmek, milli takımın final oynamasından bile büyük bir mutluluk.
ismi derin çetelerle anılan savcıların, mafyaya köpeklik ettigi ortaya çıkan devlet görevlilerinin ismini medyada okudukca, bu nasıl olabilir, hukuksuzluk nasıl kollektif hal alır, medyaya yansıyan olaylar nasıl resmi ellerle kapatılabilir bütün bunlar nasıl olabilir diye insanı büyük bir çöküşe götürüyordu, duygu dünyası olarak.
bir savcı çıktı; ey türk milleti, siz yerinizde saglam durun, ben varım dedi, etrafına bakmadı,digerleri geri çekilirse ben ortada kalırım demedi, daha önce ortada bırakılan sacit karasu ve ferhat sarıkaya savcıların varlıgı, bir takım güçlerin dedigi / sandıgı gibi diger savcıları ürkütmedi, tam da umdugum gibi onları kamçıladı, sonuc her ne olursa olsun, isterse tüm bu isimler serbest kalsın artık şu bir gerçek ki, türk milleti savcısı eliyle dokunulmaz olanlara dokundu, iş bitti.
bundan sonraki aşama bunların yargılanması, eger ondan da sonuc çıkmassa bir sonraki savcı daha ileriye götürebilir işi, dokunulmayana dokunuldu artık.
şaşkınlıgı ondan cumhuriyet gazetesinin, hoş görmek lazım, gazetesine bomba atılıyor, o bomba atanlar 1 hafta sonra danıstay katliamına imza atıyorlar ve cumhuriyet gazetesi bombaları arastırtmıyor ki baglantı ortaya çıkmasın, adam bir ulusalcı oldugu halde, basörtüsü eylemcisi diyebiliyorlar, üstelik danıstay da şehit edilmiş hakimin arkadasları oldugu halde hedef saptırıyorlar, tüm bunları görmezden gelemeyecek kadar gururlu insanımız da varmıs be, helal olsun onlara, selam olsun onlara.