yalannnnndır.. atatürk çapkın değil aseksüeldi.. eveeeğğtthhhh.. nidalarıyla karşı gelinen laf.
lan ben uludağ sözlüğü gençlerin bulunduğu bi yer sanıyordum, yaşı yetmiş civarı hacı kafilesi gibi bi kalabalık görmeye başladım gün geçtikçe.
atatürk çapkındı evet, milli tarih kitaplarından kafayı kaldırıp bi kinross ya da mango okursanız görürsünüz ne kadar çapkın olduğunu. yani aslında ortada bi tartışma konusu bile yok ki.. somut bi gerçek zaten adamın çapkın olması.
da işte bu noktadan sonra acı bi komedi başlıyor, atatürk'e çapkın demenin atatürk'ü aşağılamakla bir tutulduğu yorumları geliyor. abi kafayı mı yediniz, ne olmuş çapkınsa, bunun nesi aşağılama söyler misiniz.. daha geçen engin ardıç yazmıştı bi yazısında, fransa'da napolyon ve josephine aşk yaşıyordu yazsam, almanya'da hitler ve eva braun aşıktılar yazsam bana aptal derler diyordu, çünkü herkes biliyor bunları zaten. ama atatürk'ün gönül maceralarını nedense saklamak gerektiği gibisinden -muhafazakar bile denmez ki buna, olsa olsa denyo- bi fikir sahibi olmuş millet.
niye kardeşim niye, atatürk'ün yaşadığı aşkları okumak bilmek neden atatürk'ün hatırasını televole malzemesine çevirmek olsun. nedir yani, her aşk yaşayan da o zaman size göre basit midir, her yaşanan aşk magazinel ve bayağı mıdır.. tarih kardeşim bu tarih.. hayır burasını bilmeyelim hiç okumayalım diyemezsin. eğer varsa o dokümanlar, sen ne kadar saklarsan sakla illa ki gün gelir ortaya çıkar. ha yok edersen o belgeleri ayrı.. düş o zaman elinde meşalelerle yollara, atatürk'ün aseksüel bi insan olduğuna, kadınlarla hiç ilgilenmemiş olduğuna inanan yeni nesiller yetiştir. ne de güzel atatürkçüsün sen yarebbiimmm..
ben size daha komik bi şey anlatayım. türkçe hocamız bize lord kinross okumamızı önerip bi arkadaşı tahtaya kaldırmış ve kitabın rastgele bi sayfasını açıp oku demişti. amacı bizi kitabı okumaya heveslendirmekti. çocuk okumaya başladı,
evdeki kızlar bu gelen sarışın mavi gözlü çocuğu o kadar seviyorlardı ki bazen ondan para bile almıyorlardı..
ve tabii sınıfta kahkaha koptu, hoca fırladı kitabı aldı kapattı, derse başka yerden devam etti.. ama şunu söyleyeyim, işte atatürk'ün bi insan olduğuna dair ilk fikrim o an oluşmuştu, sınıftaki portreden, bahçedeki büstten, kitabımdaki ayet i kerime gibi yazılmış laflarından birden sıyrılarak aslında nasıl da gerçek bi insan olduğunu ilk o an görmüştüm.
ben bunu yaşadığımda galiba on iki yaşında falandım. burdakilere yetmiş üstü dedim ama.. belki de daha on ikisinde bile değiller sanırım. ikisinden biri işte..