Objektif olucağım. Kendisi; şahsi fikir ve kanaatlerimce, sahip olduğu makam ve iktidar ile cebini doldurmuştur. Oğluna ticari ihalelerde torpil yaptırmış, damadını bakanı yapmıştır. Belki eski yaşanmışlıklarından, gördüklerinden toplumun bazı kesimlerine kin ile dolmuş, bu yüzden şimdi, o topluluklara kan kusmaktan kendini alı koyamıyor. Kendisi birleştirici olma imkanını çok ta kullanmıyor.
Fakat, kendisi başa geçtiği seneden beri, memleket için çok güzel, hayırlı işler de yapmıştır. Dış politika da Türkiye'nin sesi daha gür çıkar hale gelmiştir. Bir çok askeri teçhizatta ülkenin dışa bağımlılığını ciddi ölçüde azalttı ve yerli üretimi aşırı derecede ileriye götürdü. Benim içinse en büyük sosyal ilerlemelerden biri, Atatürk'ün en büyük inklaplarından biri olan laikliğe kendi kirli düşüncelerini alet ederek, on yıllardır dini bütün kişilere uygulanan baskıları kaldırmasıdır. inandığı din gereği başında sadece bir bez parçası olan zavallı kişiler, devlet eli ile okuma özgürlüğünden alıkoyuluyordu.(şimdilerde bu okutulmayan kadınlar cahillik ile çomarlıkla itham ediliyor). Bu alanda özgürlükleri genişletti. Şimdilerde ise tabiki ucunun bize de dayandığı, emperyallerin ortadoğu planlarını engellemeye, hatta bunu kendi lehimize çevirmek için çaba sarfediyor.
Elbette kendisinin iyileri ve kötüleri bu kadar değil, yazmaya vaktim yetmez fakat temel hatlar üzerinde durdum. Dilinden çomar lafı düşmeyen 14 yaşındaki çocuklar dışında beni anlayacağınızı düşünüyorum.
