ihsan eliaçık' ın 2011 yılında ele aldığı dikkat çeken bir yazı. Yazı kuran da geçen ''hayır'' kelimesi ve bu kelimenin kullanıldığı yerlerin açıklamasını içeriyor. Özellikle hayır kelimesinin kullanıldığı ilk süre oldukça dikkat çekici.
''Kur’an’ın nuzül sırasına göre ilk suresi olan Alak peşpeşe “Hayır!” (Kella!) itirazları ile başlıyor.
Görüldüğü gibi Kur’an’ın nuzül sırasına göre ilk suresi zenginlik ile tuğyan arasında ilişki kurarak başlıyor. Kur’an, ilk sosyal tesbit olarak “zenginliğe” dikkat çekerek başlıyor. ilk olmasının anlamı şu ki sonraki bütün “üsttekileri” niteleyen ayetler bununla ilgilidir: Mal biriktiren (mustağnî) servetiyle azgınlık eder (tuğyan), servetine yaslanarak büyüklenir (mustekbir), emredip yasaklar koyarak zulmeder (zâlim), mülküyle ortak koşar (muşrik), hegemonya kurmaya yeltenir (ceberrut), gururlanır (mağrur), inkar eder (munkir), yok sayar (mulhid)
Demek ki “tuğyan”, kişinin “zenginliğini” kendine yeterli görmesi (mustağnî) ve ardından bu zenginliğe yani mal ve iktidar gücüne dayanarak emir ve yasak (nehy) koymaya başlaması ile oluyor. Buna bir toplumda mal ve iktidar sahiplerinin (üsttekilerin) halk (alttakiler) üzerinde kurduğu “hegemonya” diyoruz. Şu halde Ebu Cehil’in şahsında anlatılmak istenen zenginlerin mustağnîleşerek insanlar üzerinde emir ve yasak (nehy) koymaya kalkması ve böylece haddini aşması (tuğyan) toplumların en önemli sorunu oluyor.''