unirock festival

entry38 galeri
    25.
  1. üstümden bir silindir gibi geçmiş festival.
    0,5'lik şişe suyunun 1 ytl, en ucuz yemeğin* 4 ytl olması nedeniyle; tuvaletten su içmek zorunda kalmam ve tüm gün aç aç gezip, kaburga kemiklerimin sayılabilir hale gelmesi pek hoş değildi.
    opeth nedense pek tatmin etmedi; nedeni çok beklediğim windowpane ve isolation years'ı çalmamalarından bir tek. mikael'e ibrahim tatlıses cd'si veren elemanla ertesi gün tanıştım. aslında son albümünü verecekmiş; ama son albümün kapağı, mikael'e yazdığı mektubu içine koymaya müsait değilmiş, bu yüzden eski albümlerinden birini vermiş. o albüm de mikael'de varmış zaten ki adam i've already got it dedi. burdan da, opeth grubunun ipraam datlıses'i sevdiklerini anlayabiliyoruz. *
    2. gün en güzel gündü kanımca. orphaned land, pentagram ve testament art arda çıktı, bizim boyunlar kırıldı tabii. orphaned land sahneye türk bayraklı atkılarla çıkınca millet direkt coştu zaten. pentagram yine aynı pentagram. 1 yıl içinde 3. konserlerine gidiyorum adamların, setlist hep aynı. metin türkcan hep çıplak *
    testament süperdi, coşum coşum coştuk * yalnııız, 4 bir yanımda oluşan pogolar yüzünden festivalin yarısıyla akraba oldum, şarkıları dinlemek yerine üstüme uşuçan insanları uzaklaştırmaya çalıştım, lanet ettim pogoculara! bu da yetmezmiş gibi, stage diving yapmaya çalışan bi eleman tam üstüme düştü * o gece ağrı ve sızılar içinde bitti yani.

    3. gün artık açlıktan geberme noktasına gelince, kamp alanından çıkıp bi taksim'e gideyim dedim. en az 20 tane festivalci gördüm şerefsizim. *
    dark tranquillity'de neyse ki pek fazla pogo olmadı da, son sağlam kalan organlarımı kurtarabildim. solist "bis yapmayın, bu çok utanç verici" dediğinde herkes "peki, tamam" anlamında bağırdı ama konser bittikten sonra yine herkes adamları sahneye çağırdı. millet ingilizce mi bilmiyor, yoksa bu kadar doyumsuz bir millet miyiz anlamadım gitti *. ayrıcana dt konserinden sonra çalan the forgotten part 2 * çok lezizdi.

    nedense herkes o gece kamp alanını aceleyle terketti. gece uyurken bi ara "parkorman'ı yakarız, havuza s.çarız, birer bira verin barışalım" sloganlarıyla uyandım ve bir süre gülmekten uyuyamadım *
    şimdi gelelim diğer gruplaraaaa:
    aklımda kalanları saymak gerekirse:
    - catafalque iyiydi baya. rock me amadeus coverı süperdi.
    - obstinacy'nin o solistinden o kadar ses nasıl çıktı anlamadım.
    - altona'yı daha uzun bi süre izlemek isterdim.
    - black tooth, festivalin en akılda kalıcı gruplarından biriydi. oldukça taşşaklılar kendileri *
    - soul sacrifice, bayağı sağlam bir grupmuş. türk metali'ne olan inancımı arttırdılar. seviyoruz.
    - MORIBUND OBLIVION, tüm festivalde benim müzik zevkime en çok hitap eden gruptu. ama çok büyük bi mallık yapıp onları çadırımdan dinledim *
    güzeldi lan..
    2 ...