Hegel böyle dönemler olacağını nasıl biliyordu?
Tarihte türümüzün geleceğine yalnızca yaratılıştan iyimser olanların umutla bakabileceği zamanlar olmuştur. Atina'nın altın çağının sonunu, Roma imparatorluğu'nun çöküşünü, Rönesans'ın miadını dolduruşunu, aydınlanma'nın sonunu, faşizmin yükselişini düşünün.Bu hakikaten kasvetli olan zamanlar bizim 19. Yüzyıl Alman filozof Hegel'i hatırlamamıza yardımcı oluyor.
1830'da yayımlanan dünya tarihi felsefesi üzerine dersler isimli eserinde hegel tarihteki karanlık dönemlere bir bakma usulü önerdi,bu öneride ne (dönemlerin) acılarını açıklıyordu,ne de umudu kaybetmeyi reddediyordu, (hegel) insan gelişiminin her şeye rağmen vuku bulduğuna güvenmemiz konusunda bizi yüreklendirmek neden çizgisel olamayacağını anlamamıza zekice yardımcı oluyordu.
Hegel için tarih,onun deyişiyle "diyalektik yolu" izleyerek ileri gitmektedir.
Diyalektik üç parçadan oluşan bir argüman için kullanılan felsefi bir terimdir.Bir tez, bir antitez ve bir sentez.
Hem tez hem de antitez hakikatin parçalarını barındırır. Fakat aynı zamanda bütün abartılı ve çarpık kısımlarını barındırır.ve bu nedenle çarpışmalı ve etkileşime görmediler,ta ki en doğru elementleri bir sentez yoluyla çözüme ulaşana kadar.
Kısacası, insan tek sıçrayışta bu noktaya ulaşamaz.
Hegel bu düşüncenin tarihte sürekli olarak gözlemlenebilir olduğunu düşünür.
Dünya bir aşırı uçtan ötekine sallanarak gelişmektedir, önceki hatalarını gidermeye çalışırken ve herhangi bir konuyu doğru dengeye ulaştırmadan önce genelde üç hamle yapmak gerekmektedir.
Örneğin antik yunan'da bireysel özgürlük fikri keşfedilmişti fakat rejimleri kolektif disiplin ve düzen ihtiyacını görememişlerdi.antik iran bu ihtiyacın farkındaydı ve bu nedenle savaş alanında Atina'yı ele geçirebildiler fakat özgür düşüncenin despot düşmanlarıydılar. Bu da zamanla onların kendi engeli halıne geldi. özgürlük ve disiplinin doğru bir sentezi bin Roma imparatorluğu formunda ortaya çıkması yüzyıllar aldı.
Hegel in kendi döneminde boğucu ve adaletsiz 18. Yüzyılın monarşi sistemi Fransız devrimi tarafından yıkılmıştı fakat temsili yönetim barışçıl bir şekilde doğması gerekirken terör döneminin anarşi ve karmaşasıyla son buldu.boylece düzeni geri getiren Napolyon'un ortaya çıkmasına neden oldu. Fakat o da sevdiğini açıkladığı özgürlüğü ezen askeri kaba kuvvete dönüştü.yalnizca 40 yıl sonra pek çok kan dökülerek modern "dengeli yapı" azınlıkların haklarının popüler temsilini makul bir biçimde dengeleyen bir düzenlemeyle ortaya çıktı.
Diğer bir örnek ise Avrupa'nın aydınlanması aklın önemine vurgu yaptı fakat pek çok açıdan kısır ve indirgemeci TDI.
Romantizm olarak bilinen akım ortaya çıktı ve duygu'nun önemi vurgulandı fakat o da kendi aşırı halini içinde barındırıyordu. Yalnızca zamanla akıl'a ve duygu'ya olan meşru, yoğun ihtiyaç arasında doğru bir uzlaşma sağlandı.
Hegel'in argümanının bir tür gelişimin tümüyle kaybediliyormuş gibi göründüğü zamanlarda rahatlatıcı bir etkisi vardır. Hegel yalnızca sarkacın bir süre için geriye doğru sallandığını görmekte olduğumuz konusunda bizi rahatlatmak için hazırdır. Fakat aynı zamanda bilgece bir şekilde birincil ilerlemenin bir dizi önemli içgörüyü göremediği için bu (sallanışın) gerekli olduğunu önerir.
Bir konu hakkındaki tüm taraflar abartılan ve süslü sözlerin arasına yerleşmiş önemli hakikatleri barındırır, bu hakikatler zamanla zamanın bilgeliği yoluyla ortaya çıkacaklardır.
Hegel bize büyük aşırı tepkilerin en sonunda da doğru yönde giden olaylarla fazlasıyla uyumlu olduğunu hatırlatır. Karanlık zamanlar son değildir. Zorlayıcı oldukları kesin fakat bir antitezin belli açılardan gerekli parçaların bile zamanla sentezi ait daha bilge bir görüşe ulaşacaklardır.