okul döneminde suratına dahi bakmayacığınız ergen kızların ( kasıt lise balosudur) ortalıkta monica edasıyla dolaştığı gece.
hayır anlamıyorum, yaşı 15-17 olanlar neden mahallenin en havalı kadını madonna şule tadında takılır ki? ilerde zati olgunsun diye cici kız elbiseleri giyemiyeceksin, yok şurası kapalı olsun, ay bu kısa yaşım 30 yakışmaz, gülerler bana ya olayına hızla giriş yapacaksın ne o öyle makinaya girip saç yaptırtmalar, suratta 1 kilo makyajla takılmalar, ayaklara 10 cm topuklu giyip birden bire kadın havasına girmeler? kavalye evin altına gelene kadar makyajım bozulur diye işlemeli ışıl ışıl pullu çantaya makyaj malzemesi koymalar falan fılan. (film artisti ya bana makyaj tazelicekmiş) panda makyajı neyine senin zibidi?
bi de bu ara modifiyeli araba kiralayıp geceye öyle katılmak moda. tabii tabii. hanım kızımızın kavalyesi ( bak bu erkeklere helal olsun ha nasılsa öyleler. rahat adamlar bi kere yaradılış gereği)gelene kadar balkonda bekler, kavalye neon ışıklı arabasından iner tüm sevimliliği ve çocuksuluğuyla tebessüm eder. sonra arkalarından bakarsınız erkek ne kadar sadeyse kız o kadar kadındır.
erkek ergen yaşının gereği, ne eşi arabaya binsin diye kapıyı açar ne de gelirken kıza bi çiçek getirir. ( aferin böyle yapacan bu kızlara) çocuğun amacı bellidir "biran önce gidelim de kolaya votka katıp eğlenelim"dir. kızımız, tabii babasının evinde de uşakları açıyor ya kapıları o yüzden triplere girendir. amaç ise tüm sene okula sünepe gibi geldiğinden, 1500 havasıyla akranlarına hava atmaktır.
kısaca eğlenilen, kızların oha lan bu bizim ece mi dedirttiği, erkeklerin saatler ilerledikçe boyunlarında olan kravatların kafaya takıldığı, ortada böcek dansı yapılan, her bir resimde tiplerin kayık olduğu gecedir.
son şarkı ise hep bu gece sondur. hatırlandıkça güldürendir.(duygulandım lan)