itü makina mühendisliği

entry24 galeri
    2.
  1. ek$i sözlükten alıntıdır, dikine solucan isimli yazarın duygularıdır. buyrun efendim :

    soğuk ve kampüsler arası otobüslerde vazgeçtim öğrenci olmaktan
    ve sırt çantamda sigara yanıklı çizimlerle doluydu dosyam
    ben itü' de bir gün orta bahçede çimlere uzanabilme ihtimalini sevdim
    birinci sınıfın çömezlik kokan, calculus lekeli yıllarında
    maslak'ta netscapeli kayıtlar yaşanırdı o zaman
    özlemeye başladım sevgilimle gezmeyi
    ve bu hasret öyle uzun sürdü ki, adam gibi hasretleri özlemeye başladım sonra
    bizim demirkol'larımız vardı, aran'larimiz vardi
    aksel'lerimiz, kuzucu'rımız vardı
    bir de sıralara kopya yazma imkanı
    abazalik kokan arkadaşlarla paylaşılan kahverengi sıralarda,
    çancılık oynamaya başladık
    ben vf alıyordum sen aa, geri kalanlar da sessiz harfli notlar..
    kurşun kalemlerle kopyalar yazılıyordu fx 5500 lere ve
    türk dil kurumu'na inat bir türkçeyle..
    abilerimizden öğrendik, 'mak-el' projesinde sabunlama yapmayı..
    gumussuyu 'nda usul usul ödev yapılıyordu
    ve kapalı mekanlarda ders çalışmayı öneriyordu asistanlar
    oysa ratib berker 'de hiç ders çalışmadım ben
    merkez kütüphane' de tartışılan sorularım olmadı benim,
    makina kantininde çekilen 'ısı transferi' ödevlerini saymazsak.
    gumussuyunda usul usul finaller yapılıyordu..
    ve belli bir saatten sonra kampüste dolaşmamayı öneriyordu otomasyon duyuruları
    oysa hiç ders çalıştığım olmadı benim
    ve hiç bir dersten yüksek not alanlar arasında olmadı adım
    sınavların ortasında sevimli bir ff' ciydim sadece
    kafamda bitirme projeleri kuruyordum, ama derslerden geçemiyordum
    ben, bu okulu bitirebilme ihtimalini seviyordum, finallerin açıklandığı zamanda
    sınavlar mezuniyeti hep zamansız, amansızca bir hayal kırıklığına çeviriyordu
    ben, mezuniyetin kendi dönemimle birlikte olabilmesi ihtimalini seviyordum
    ben, bu okuldan mezun olabilme ihtimalimi seviyordum.
    yaz okullarında rektörlük çekiyordu cebimde harçlık olacak paranın sıcaklığını
    sonra derslere giriyordum, yenik yorgun geçmesiz derslerin çare bilmez sürgünü
    ne yana baksam martenzit sanıyordum
    gumussuyu yokuşunun yalancı yeşilliğini
    derslere giriyordum bir süre
    yanımda oturan çancılarla yarışıyordum, yanağım sıra yüzeyinin garantisinde
    derslere giriyordum
    bir derslikten bir iç dersliğe
    son sınıfa yaklaştıkça büyüyordum.
    şenliklerin sesini başına koyuyordum şarkılarımın listesinin
    korkuyordum
    sonra çıkıyordum dersten
    gumussuyundan bizim eve giden
    ömrümün en uzun,
    ömrümün en kısa
    ömrümün en amele,
    ömrümün en mühendis yolunu koşuyordum.
    çünkü sonunda sosyal oluyordum, odam kokuyordum sonunda..
    soğuk ve kampüsler arası otobüslerde vazgeçtim öğrenci olmaktan
    ve sırt çantamda sigara yanıklı çizimlerle doluydu dosyam
    ben bu okulda bir gün jürideki hocaların azarlamadığı bir zamanda
    ben bu okulda sadece bilmek zorunda kalanların bildiği bir bitirme hocasında
    ben bu okulda, inönü stadına soğuk ve puslu bir cam arkasından bakan
    makina fakültesinin herhangi bir odasında
    ben bu okulda herhangi bir eski bitirmenin rakamlarını değiştirerek bitirme projesi yapabilme ihtimalini sevdim.
    ben, bu okulun beni mezun edebilme ihtimalini sevdim!

    o sıralardan geçmiş birine bu dokunaklı şiiri yazdırabilmiş okuldur.
    1 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük