doğru bir önermedir. kadınlar kolay terk etmezler, ilişki yoluna girsin diye çaba sarf ederler. kadın ve erkek arasında bir problem olduğunda kadın konuşmak, paylaşmak, orta yolu bulmak ister. ama erkek terk edilmeyeceğinden o kadar emindir ki, kadının talebini hiç iplemez, her seferinde konuşmamak için bir bahane bulur. bu, kadının 'dırdırcı' damgasını yediği dönemdir.
elinden geleni yapan, karşılık alamayan ve artık yürümeyeceğinden emin olan kadın sonunda cesaretini toplar ve 'bitti' der. erkek hala olayın ciddiyetinin farkında değildir.
bu andan itibaren bir sessizlik dönemi başlar. karşı taraf pişman olsun, dönsün diye beklenir.
kadınların geri döndüğü durumlar da vardır tabii ama genellikle böyle olmaz, çünkü bir kadın dayanamayacağı noktaya gelene kadar terk etmez, terk ettiğinde de kesin kararını vermiştir.
karşı tarafın telefonunu çaldıran genellikle erkektir. erkeğin jetonunun düştüğü an tam da bu andır.
bundan sonra tekrar birleşilip birleşilmeyeceği, birleşilirse mutlu olunup olunmayacağı da genellikle erkeğe bağlıdır.
fakat benim tecrübelerime göre; bu noktadan sonra yapılacak her şey haybeyedir. bir ilişki bir kez başlar ve bir kez biter.
