kendi legalizasyonunu, "anayasa mahkemesinin, anayasanın arkasından dolanıp, değiştirilemez bir ilke olan laikliğin içini boşaltmaya çalışanlara hukuksal hakkını kullanması" gibi müthiş bir zeka pırıltısı üzerine kuran devlettir bu devlet. bu devlet ki hukuk ve adalet gibi iki ayrı kavramı bile götünden anlamıştır.
sen en kutsal şey olan insanın yaşama hakkını çiğne, sonrada onun legalizasyonu için böyle mükemmel bir tespit sıç.
böyle bir refleksle başbakanın asılmasının legalizasyon ortamını hazırla, sonra biri sana darbeci dedi mi bi' de çemkir. "efendim muhalfilere hemen darbeci sıfatı da bik bik te bik bik..."
sen bir ülkenin başbakının asılmasını böyle tanımlarsan ve bunu da hiç vicdanın sızlamadan yazarsan kusura bakma ama darbecinin allahısın.
çoğu entryde de dediğim gibi. bu ülke her türlü darbeyi lanetleyemediği, deniz'ine üzüldüğü kadar menderes'ine üzülemediği sürece adam olmaz. her iki taraftanda insanın yaşama hakkına gölge düşürülmüştür.